20. Hukuk Dairesi 2015/15015 E. , 2016/2545 K.
"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasında görülen davada Küçükçekmece 1. Asliye Hukuk ve İstanbul 6. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, vekalet ilişkisinden kaynaklı, alacak davasıdır.
Küçükçekmece 1. Asliye Hukuk Mahkemesince, davada, taraflar arasıdaki vekâlet ilişkisinden dolayı satılan taşınmazın bedelinin tahsilinin istendiği ve uyuşmazlığın 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.
İstanbul 6. Tüketici Mahkemesi tarafından ise, davacının tüketici olmadığı, davalının müteahhit olduğu, uyuşmazlığın 4077 sayılı Kanun kapsmında kalmadığı gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir.
Dava tarihinde yörürlükte bulunan, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemi ifade eder.
6502 sayılı Kanunun 73. maddesi, bu Kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
Vekâlet sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklara tüketici mahkemelerinde bakabileceği 6502 sayılı Kanunda hüküm altına alınmış ise de, sözleşmede bir tarafın tüketici bir tarafın ise ticari veya mesleki amaçla hizmet sunan olması gerekir.
Eldeki davada davacı vekilinin, müvekkilinin, davalıya, 1099 sayılı parseldeki hissesinin satışı ve bedelinin tahsili veya kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapması amacıyla vekalet verdiği, davalının taşınmaza ilişkin kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığı ve sözleşme gereği daireleri aldığı, ancak davalının, müvekkiline düşen daireyi devretmeyip sattığı iddasıyla, taşınmazın bedelinin davalıdan tahsili isteminde bulunmuştur. Tarafların, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda tanımı yapılan tüketici satıcı ve sağlayıcı kapsamında olmadığı, ticari amaçlarla hareket ettikleri ve aralarındaki ilişkinin 6502 sayılı Kanun kapsamı dışında kaldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda uyuşmazlığın genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK"nın 21 ve 22. maddeleri gereğince, Küçükçekmece 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 01/03/2016 gününde oy birliği ile karar verildi.