10. Hukuk Dairesi 2016/1494 E. , 2018/5170 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, trafık-iş kazası sonucu vefat eden sigortalının hak sahiplerine bağlanan peşin değerli gelirlerin ve yapılan ödemelerin 506 sayılı Kanunun 26.maddesi uyarınca rücuan tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın, davalılardan ... yönünden zamanaşımı nedeniyle reddine, diğer davalılar yönünden ise kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum ve davalılardan ... Peyzaj İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti. vekilleri ile hükmün ve ek kararın ... Sigorta A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, kararlara ilişkin temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Davalılardan ... Sigorta A.Ş. vekili tarafından temyiz dilekçesi verilmesine karşın nispi temyiz harcı yatırılmamıştır. Mahkemece, eksik olan harcın tamamlanması amacıyla davacı vekiline meşruhatlı davetiye tebliği ile bir haftalık süre verilmişse de harç bu süre geçtikten sonra yatırılmış; mahkemece temyiz isteminin reddine karar verilmiş ve davacı vekili bu kararı süresi içinde temyiz etmiştir.
Somut konuya ilişkin, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunumun (HUMK) 434. maddesinin 2. cümlesinde; "temyiz dilekçesi verilirken, temyiz harç ve giderlerinin eksik ödendiğinin sonradan anlaşılması halinde, kararı vermiş olan hâkim tarafından verilecek yedi günlük kesin süre içinde tamamlanması, aksi halde temyizden vazgeçmiş sayılacağı hususu temyiz edene yazılı olarak bildirilir." hükmü yer almaktadır. Bu açık ifadeden de anlaşılacağı üzere hakim tarafından "temyiz harç ve giderlerinin tamamlanması için 7 günlük kesin süre" verilmesi ve ayrıca yazılı olarak "aksi halde temyizden vazgeçmiş sayılacağı hususu" nun bildirilmesi gerekmektedir. Şayet, bu süre, yasada belirtilen usule uyulmadan ve yazılıp altı hakimce imzalanmadan verilmiş; eş söyleyişle, hakim tarafından usulünce verilmemişse geçerli bir bildirimin yapıldığından söz etmeye olanak yoktur. Mahkeme yazı işleri müdürünün veya kalemin temyiz harcı veya giderini tamamlanması için temyiz edene süre vermesi usule aykırıdır ve mahkeme yazı işleri müdürünün veya kaleminin vermiş olduğu süre üzerine temyiz harcını veya giderini ödememiş olan taraf, temyiz talebinden vazgeçmiş sayılamaz.
Nitekim, Hukuk Genel Kurulumun 22.07.2009 gün ve 2009/18-348 Esas sayılı kararında da bu husus açıkça ifade edilmiştir. İlgili kararda "Yargıtay"ın kararlılık kazanmış uygulamasına göre, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunumun 434/3. maddesi çerçevesinde hakim kararı ile eksik harç ve giderlerin tamamlanması istemiyle ayrıca, bir muhtıra düzenlenmeli ve bu muhtırada, yapılması gereken işlemin ne olduğu açıkça ve ilgili tarafın yanılmasına neden olmayacak biçimde gösterilmeli; buna yönelik olarak da ikmal edilecek harç ya da giderin miktarı ve yatırılma merci ve süresi, bunun yapılmamasının sonuçları net biçimde açıklanmalıdır. Bu husus Yargıtay Hukuk Genel Kurulumun 01.10.1969 gün ve 1969/2-417-719 sayılı kararında açıkça vurgulanmış; daha sonra verilen kararlarda kararlılıkla bu uygulama sürdürülmüştür (Hukuk Genel Kurulunun 19.02.1997 gün ve 1996/2-897 E.-1997/86 K.; 13.04.2005 gün ve 2005/12-237 E.-248 K; 30.11.2005 gün ve 2005/5-634 E 2005/680 K; 09.05.2007 gün ve 2007/12-178 E.-249 K. sayılı Kararları).Nitekim doktrinde de aynı görüş benimsenmiştir(Prof. Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, ö.Bası, Cilt 5, Sayfa 4587 vd.).
Somut olayda; tebligat üzerine yazılan ve hâkimin sicil numarası, imzası ve mahkeme mührünü taşımayan açıklamalar, yasanın aradığı yönteme uygun kabul edilemeyeceği gibi, hâkim tarafından verildiğinin kabulüne de olanak yoktur. Bu bakımdan hukuki sonuç doğuracak nitelikte de değildir. Mahkemenin, hâkim tarafından verilmiş; usulüne uygun bir kararı ve tebligatı bulunmadığından; eksik içerikli ve hakim imzasından yoksun bildirimin hukuken geçerli kabul edilmesi mümkün olmadığı gibi; usule aykırı ve geçersiz bu belgelerin hak kaybına yol açacak şekilde sonuç doğurması da kabul edilemez. Dolayısıyla, bu tebligat anılan Kanun hükmüne uygun olmadığından, gerekleri süresi içerisinde yerine getirilmiş olmasa dahi, buna dayanılarak temyiz eden vekilinin hükmü temyizden vazgeçmiş sayılmasına olanak yoktur. Tüm bu bilgiler ışığında HUMK"nun 434/3. maddesinde, "hükmün temyiz edilmemiş sayılmasının koşulu olarak düzenlenen halin" somut olayda gerçekleşmediği anlaşıldığından mahkemenin temyiz isteminin reddine ilişkin 24.11.2015 tarihli ek kararının BOZULARAK, kaldırılmasına;
2-Davacı Kurum vekili ile davalılardan ... Peyzaj İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili ile ... Sigorta A.Ş. vekilinin işin esasına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Davacı Kurum vekili, 26.09.2012 tarihli dava dilekçesi ile Kurum zararının 10.085,19 TL" nın davalılar ... ve ... Sigorta AŞ." den müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, daha sonra birleşen davalar ile ... Peyzaj İnş.San. Ve Tic. Ltd. Şti." den toplam 28.238,54 TL talep edilmiş olup, bu meblağın 10.085,19 TL"nın diğer davalılar ile müşterek müteselsil tahsiline karar verilmesi istenilmiştir. Diğer bir deyişle, davacı Kurum zararının 10.085,19 TL" nı davalılar ..., ... Sigorta A.Ş. ve ... Peyzaj İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti."den müştereken ve müteselsilen talep etmiş, bakiye 18.153,35 TL sadece ... Peyzaj İnş.San. Ve Tic. Ltd. Şti." den talep edilmiştir. Ancak, mahkemece 28.238,54 TL" nın davalı ... ve ... Peyzaj İnş.San. Ve Tic. Ltd. Şti." den müştereken ve müteselsilen tahsiline dair verilen karar ile davalı ... yönünden talepten fazlasına hükmedilmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu 26. maddesinde; "Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir." amir hükmü yer almaktadır. Bu hüküm uyarınca, eldeki davada davacının ıslah talebi de olmadığı halde, talepten fazlasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı Kurum, davalılardan ... Peyzaj İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili ile ... Sigorta A.Ş. vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ... Peyzaj İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti. ve ... Sigorta A.Ş."ye iadesine, 24.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.