Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/2579 Esas 2018/3622 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/2579
Karar No: 2018/3622
Karar Tarihi: 24.10.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/2579 Esas 2018/3622 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir kişinin silahlı terör örgütüne üye olduğu suçuyla cezalandırılmasına karar verdi. Karar temyiz edilince, temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi ve tüm delillerin kanuna uygun olarak elde edildiği ve yargılama sürecindeki usul işlemlerinin kanuna uygun yapıldığı belirlendi. Mahkeme, suç tarihinin yanlış yazıldığı karar başlıklarını düzeltti ve davayı inceledikten sonra sanığın temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenleri yetersiz buldu. Sonuç olarak, mahkeme kararı ONANDI ve sanık cezasını çekmek zorunda kaldı. Kanunlar ise TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62, 53, 58/9 ve 63 maddeleri olarak belirtiliyor.

16. Ceza Dairesi 2018/2579 E. , 2018/3622 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62, 53, 58/9 ve 63 maddeleri uyarınca verilen mahkumiyet hükmüne ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Bölge Adliye Mahkemesi ve ilk derece mahkemesi karar başlığında suç tarihinin "19.08.2016" yerine “15.07.2016” olarak yazılması; ilk derece mahkemesi karar başlığında tahliye tarihinin “12/10/2017” yerine “12/08/2017” olarak yazılması, mahallinde düzeltilebilir yazım hataları olarak kabul edilmiştir.
Yargılama sürecindeki usulü işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 24.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.