Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/5542
Karar No: 2021/6326
Karar Tarihi: 17.11.2021

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/5542 Esas 2021/6326 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2020/5542 E.  ,  2021/6326 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    VEKİLİ : AV. ...
    VEKİLİ : AV. ...


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada Niğde 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 23.01.2020 tarih ve 2018-12/2 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava konusu meblağ 40.415 TL"nin altında bulunduğundan 6100 sayılı Kanun"un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanunla değişik 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin davaya konu çeki icra dosyasına ödeme yaparak aldığını, kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yapmak için süre geçtiğinden Niğde 1. İcra Müdürlüğü’nün 2015/524 E. sayılı dosyası ile ilamsız takip yaptığını, çekin arka yüzünde müvekkilinin ödediği 11.000.-TL’nin tahsili için verildiğinin açıkca yazıldığını, davalının keşideci olduğunu, borcu olmadığından bahisle takibe itiraz ettiğini ileri sürerek, takibin iptali ile tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, Dairemiz bozma ilamına uyularak ve tüm dosya kapsamına göre yapılan yargılama sonucunda; TBK"nın 89. Maddesi uyarınca para alacaklarında alacaklının yerleşim yeri mahkemelerinin yetkili olduğu, icra takibinin davacı alacaklının yerleşim yerinde usulüne uygun ve yetkili icra dairesinde başlatıldığı, tüm dosya kapsamına göre icra takibine konu çekin davacı lehdar tarafından çek hamiline ödendiği, davacı tarafın ödediği bedelin çekin keşidecisi olan davalıdan tahsili için icra takibine geçildiği, her ne kadar icra takibine konu çek zamanaşımına uğramış ise de taraflar arasındaki temel ilişkinin varlığı ispatlandığı ancak davalı tarafından bedelin ödendiğine dair dosyamıza bir delilin sunulmadığından, davanın kabulü ile davalının Niğde 1. İcra Müdürülüğü"nün 2015/524 esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına ve alacak miktarının %20"si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
    Karara karşı davalı vekili tarafından temyiz kanun yoluna başvurulmuştur.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 736,13 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 17/11/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    (M)


    KARŞI OY

    Dava, Dairemizin (kapatılan 19. Hukuk Dairesi’nin) 2.11.2017 tarih ve 2016/12858 Esas, 2017/7627 Karar sayılı bozma ilamıyla biçimlenen niteliği ile zamanaşımına uğramış çekten dolayı girişilen genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup öncelikle davalı borçlunun takip dairesinin yetkisine vaki itirazının yerinde olup olmadığının incelenmesi gerekmekte olup yukarda anılan bozma ilamında da aynı hususa işaret edilmiş, davalının takip dayanağı çekin keşidecisi, davacı alacaklının ise lehdarı olması hasebiyle taraflar arasında temel bir ilişkinin varlığının davacı yanca kanıtlanması ve bu suretle bir sözleşme ilişkisinin sabit olması halinde, TBK’nın 89. maddesi uyarınca, borçluya düşen para borcunun, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifası (ödenmesi) gerektiğine, bu durumda icra dairesinin yetkili sayılması gerektiğine işaret edilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
    Bilindiği üzere, HMK’nın 10. maddesindeki sözleşmesel nitelikteki yetki kuralının tamamlayıcısı niteliğindeki TBK’nın 89. maddesindeki para borçlarına ilişkin özel yetki kuralının uygulanması, ancak taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin (temel ilişki) tartışmasız bir biçimde ortaya konulması ile mümkündür. Sözleşme ilişkisinin tartışmalı olması, bir diğer söyleyişle taraflar arasında ihtilaflı olması veya alacaklı tarafından kanıtlanamaması durumunda söz konusu yetki kuralının uygulanması söz konusu olamayacaktır.
    Dosya kapsamı uyarınca, takip dayanağı çekin ödeme yeri muhatap bankanın bulunduğu Antalya ili olup davalının yerleşim yeri de aynı ildedir. İcra takibinin ise alacaklının yerleşim yeri olan Niğde İcra Müdürlüğünde başlatıldığı anlaşılmaktadır. Yine dosya kapsamı itibariyle davacı yanca taraflar arasında herhangi bir temel ilişkinin varlığına dayalı bir iddia ileri sürülmüş olmayıp kendisinin karşılıksız çıkan çeki ödeyen lehdar ciranta sıfatıyla çekin yetkili hamili olduğunu ileri sürdüğü anlaşılmaktadır.
    Mahkemece uyulan Dairemizin bozma ilamı çerçevesinde davalı isticvap edilerek takip konusu çek ve taraflar arasında temel bir ilişkinin bulunup bulunmadığı hususlarında beyanına başvurulmuş, davalı zapta geçen beyanında davacı ile aralarında temel bir ilişkinin varlığına dair herhangi bir ifadede bulunmamış, sadece çeki harici araç satımı nedeniyle davadışı bir kişiye keşide ederek verdiğini, çekin ne şekilde davacının eline geçtiğini bilemeyeceğini savunmuştur. Bu durumda, davalının taraflar arasında temel bir ilişkinin varlığına dair herhangi bir ikrarından söz edilemez. Davacı yanca da, taraflar arasında bir temel ilişkinin varlığı ileri sürülmüş olmayıp davalının kambiyo ilişkisi bakımından bir ikrarının varlığı halinde dahi çekin ödeme yerinin muhatap bankanın bulunduğu Antalya ili olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Şu halde, taraflar arasında çek düzenlenmesini gerektiren bir sözleşme ilişkisinin var olduğunun kanıtlanamadığı gözetilerek davalıya düşen para borcunun ifası bakımından ödeme yeri olarak alacaklının yerleşim yerinin kabulü, kısaca söylemek gerekirse yetkili icra dairesinin tayininde HMK’nın 10. ve TBK’nın 89. maddesinin uygulanması mümkün değildir. Bu durumda ise, genel yetki kuralının nazara alınması gerekeceğinden, icra takibi bakımından yetkili icra müdürlüğünün Antalya İcra Müdürlüğü olduğu açıktır. Hal böyle olmakla, ortada yetkili icra dairesinde başlatılmış bir icra takibinden ve işbu dava bakımından öngörülen dava şartının gerçekleştiğinden söz edilemeyeceğinden davanın bu nedenle reddi gerektiği kanısında olduğumdan Daire çoğunluğunun aksi yöndeki düşüncesine katılamıyorum.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi