11. Hukuk Dairesi 2015/8033 E. , 2016/2963 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada..... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 20/01/2015 tarih ve 2014/1039-2015/18 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davaya konu sistem kullanım cezasının yasal dayanağının davacı kurumun yasal dayanağını teşkil eden... sayılı Elektrik Piyasası Kanunu olduğunu, davalı şirketin iletim sistemi kullanıcısı bulunduğunu, davacı ..."ın iletim sistemini etkin şekilde kontrol ettiğini, davalı şirketin bağlı oldukları fiderlere 00.00-25.00 saatleri arasında üç veya daha fazla arıza intikal ederek kesicinin açılması ihlalinde bulunulduğu yönünde grup müdürlüklerinden bilgi verildiği, davacı yanca davalıya... tesislerinde kullanıcının bağlı olduğu fidere söz konusu saatler arasında üç veya daha fazla arıza intikal ederek kesicinin açması konulu ihlaller nedeniyle Ocak-2010 dönemine ait toplam 10 adet sistem kullanım ceza faturası düzenlendiğini, davalı şirket tarafından kesilen cezaların konularının kabul edildiği ancak faturaların miktarlarına itiraz edilerek iade edildiğini, davalı şirketin 10 adet ceza faturasından sorumlu olduğunu ileri sürerek, toplam 10 adet fatura nedeniyle toplam 265.743,25 TL alacağın faturaların son ödeme tarihlerinden itibaren tahsil tarihine kadar işleyecek 6183 sayılı yasanın 51. maddesinde ön görülen gecikme zammı ve gecikme zammının KDV"si ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, yanlar arasındaki ilişkinin 3096 sayılı yasaya dayandığını, bu nedenle uyuşmazlığın idari yargıda çözümlenmesi gerektiğini, yanlar arasındaki anlaşmanın 14. maddesi uyarınca uyuşmazlığın çözümünde..."ya görev verildiğini, davaya konu cezaların sistem kullanım anlaşmasının 10. maddesinde izah edilen davacı tesislerinde kullanıcının bağlı olduğu fidere 00.00-24.00 saatleri arasında üç veya daha fazla arıza intikal ederek kesicinin açmasından kaynaklandığını, orta gelir fiderlerinde hatalı açma olma ihtimali bulunduğunu, davacı yanca davalıya açma yapabilmesi için makul süre tanınmış olsa idi müvekkili tarafından açma yapılarak davacının kendi sisteminde açma yapmasına gerek kalmayacağını, davaya konu alacağın davacının ani açmalar yapması nedeniyle doğduğunu savunarak görev itirazının değerlendirilmesini, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda; iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacının yanlar arasındaki sözleşmenin 10. maddesi gereğince ceza faturası düzenlemeden önce cezai şarta konu olan hususta davalıyı ihtar etmesi gerekirken ihtar etmeksizin doğrudan ceza faturası düzenlediği, sözleşmede ilk iki fider açmanın uyarı niteliğinde sayılması gerektiğine ilişkin davacı iddiasının sözleşmede bu yönde hüküm bulunmadığından yerinde olmadığı, bu nedenle sözleşmeye uygun düzenlenmeyen ceza faturaları nedeniyle davacının alacak talep edemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 01,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 16/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.