MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -

Davacı vekili, dava dışı ... adına kayıtlı olan dava konusu aracın dava dışı ... tarafından davalı şirkete haricen satıldığını, oto galerisi işleten müvekkilinin söz konusu aracı 14/09/2010 tarihinde bir süredir ticari ilişki içinde olduğu davalı şirketten 16.000,00 TL karşılığında haricen satın aldığını ve ödemeyi peşin olarak yaptığını, ancak araç sahibinin araç bedelini davalı şirketten alamaması üzerine müvekkiline yöneldiğini ve aracın iade edilmesini istediğini, müvekkilinin araç sahibine 15.500,00 TL ödeme yapmak zorunda kaldığını, dolayısıyla müvekkilinin aynı araç için iki kez ödeme yaptığını belirterek 16.000,00 TL"nin davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava dışı ..."nın müvekkiline ikinci el olan dava konusu aracı sattığını, ancak daha sonra aracı satmaktan vazgeçtiğini ve ödemiş olduğu bedelin kendisine iade edildiğini, davacının bu aracı müvekkilinden satın almasının söz konusu olmadığını, davacı tarafça sunulan satış fişini kabul etmediklerini, kaldı ki müvekkilinin satış fişinde ismi geçen çalışanı da dahil olmak üzere çalışanları ve davacı hakkında suç örgütü kurmak suretiyle müvekkilini dolandırdıklarından bahisle savcılığa şikayetçi olduğunu, söz konusu satış fişinin de bu soruşturma başladıktan sonra sahte olarak düzenlendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre; davacının dava konusu aracın satışına ilişkin olarak araç maliki olan dava dışı ... ile sözleşme yaptığı ve 15.500,00 TL araç bedelini bu şahsa ödediği, davacı tarafından davalıya ödendiği iddia edilen 16.00,00 TL ile ilgili olarak dosyaya sunulan 2.el satış fişi ile ekindeki belgeler yazılı delil başlangıcı sayılarak tarafların gösterdiği tanıkların dinlendiği, ancak tanık beyanlarının birbiriyle çelişmesi nedeniyle hükme esas alınmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dışı ... hakkında ...Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2012/182 Esas sayılı dosyası üzerinden devam eden ceza yargılamasında davalı şirket yetkilisi ..., 12/03/2013 tarihli duruşmada ""..Ben sanığı şirketin mali işlerinde sorumlu ve yetkili olarak atadım.......Ben sanığa tahsilat yapması hususunda resmi bir belgeyle yetki vermedim ancak sözlü olarak kendisini şirketin her türlü işinde yetkilendirdim."" şeklinde beyanda bulunmuştur. Dosyada bulunan ve dava konusu aracın davacıya satışına ilişkin olan 14/09/2010 tarihli ""2.El Satış Fişi"" ile dava konusu aracın da yer aldığı listede davalı şirketin kaşesi ve davalı şirket adına yetkili kılınan ..."un isim ve imzasının bulunduğu, dolayısıyla dava konusu aracın davalı şirket tarafından davacıya satıldığı ve bedeli olan 16.000,00 TL"nin tahsil edildiği anlaşılmaktadır. Yine dava konusu aracın 11/03/2011 tarihli noter satış sözleşmesi ile dava dışı ... tarafından 15.500,00 TL karşılığında davacıya satıldığı ve aynı gün bedelinin ... havalesi yoluyla satıcıya ödendiği anlaşılmaktadır. Bu durumda davacının dava konusu araç bedeli olarak mükerrer ödeme yaptığı, davalı şirkete ödemiş olduğu 16.000,00 TL"nin kendisine iadesinin gerektiği gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 05.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.