19. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/6690 Karar No: 2015/12000 Karar Tarihi: 05.10.2015
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/6690 Esas 2015/12000 Karar Sayılı İlamı
19. Hukuk Dairesi 2015/6690 E. , 2015/12000 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde temlik alan-davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Temlik alan-davacı vekili, alacağını temlik eden banka ile dava dışı şirket arasında akdedilen genel kredi sözleşmesinin davalı tarafından müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığını, sözleşmeye istinaden kullandırılan kredi borcunun geri ödemelerinde temerrüde düşülmesi nedeniyle başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, takibe konu kredi sözleşmelerindeki imzaların müvekkiline ait olmadığını ve müvekkiline vekaleten atıldığının görüldüğünü, ancak müvekkilinin kredi sözleşmesi imzalanması hususunda kimseye yetki vermediğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece toplanan delillere göre; takip konusu olan 31/08/2007 tarihli akitte davalının imzasının bulunmadığı, vekil tarafından imzalandığı, ancak dayanak vekaletnamede krediye kefil olma yetkisinin bulunmadığı, takip konusu diğer akitlerdeki imzaların ise davalıya ait olmadığının tespit edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm temlik alan-davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İtirazın iptali davalarında yetkili icra dairesinde takip yapılması dava şartlarındandır. Davalı borçlu aleyhindeki icra takibinde hem icra dairesinin yetkisine hem de borca itiraz etmiştir. Bu durumda, mahkemece İİK"nın 50. maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenip somut olay bakımından dava şartının gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, bu yön üzerinde durulmadan işin esası hakkında yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre temlik alan-davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 05.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.