Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2014/20250 Esas 2017/1946 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/20250
Karar No: 2017/1946
Karar Tarihi: 13.04.2017

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2014/20250 Esas 2017/1946 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2014/20250 E.  ,  2017/1946 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen itirazın iptali davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-

    Dava, itirazın iptali isteğine ilişkindir.
    Davacı, davalı ile 1/2"şer oranında paydaş bulundukları 52 parsel sayılı taşınmazdaki 11 nolu bağımsız bölümün tamamının hiçbir hukuki dayanak olmaksızın davalı tarafından işgal edildiğini, ihtarname göndermesine rağmen davalının ödeme yapmadığını, bunun üzerine 2007 yılının Eylül ayından 2012 yılının Nisan ayına kadar olan alacağı için icra takibi başlattığını, davalının itirazı ile takibin durduğunu ileri sürerek, icra takibine yapılan itirazın iptaline, takibin devamına ve alacak miktarının % 40"ı oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davaya konu bağımsız bölümü kendisinin satın aldığını ancak yarı payını eski eşi olan davacıya hediye olarak devrettiğini, bu konuda tapu iptali-tescil davası da açtığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüyle, taraflar arasındaki boşanma davasının kesinleştiği tarihten dava tarihine kadar olan dönem için hesaplanan alacak miktarı yönünden takibin devamına karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; tarafların 25.03.2011 tarihinde kesinleşen karar ile boşandıkları, yarı yarıya taraflar adına kayıtlı bulunan davaya konu bağımsız bölümün boşanma davası öncesinde taraflarca "ortak konut" olarak kullanıldığı, boşanmanın kesinleşmesiyle taşınmazın bu vasfının sona erdiği, ancak boşanma sonrasında da davalının taşınmazdaki tasarrufunu sürdürdüğü anlaşıldığına göre; alacağın, boşanma davasının kesinleştiği tarihten başlaması gerektiği benimsenmek suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmesinde kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Davalının öteki temyiz itirazları yerinde değildir, reddine.
    Ne var ki, itirazın iptali isteğine ilişkin eldeki davanın dayanağını oluşturan icra takibinde 2012 yılı Nisan ayına kadar birikmiş olan alacak talep edildiği halde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 26. maddesinde düzenlenen "taleple bağlılık" ve "talepten fazlasına karar verilemeyeceği" ilkeleri göz ardı edilerek alacağın dava tarihi olan 26.07.2012 tarihine kadar hesaplanması isabetsizdir.
    Davalının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 13.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.