KARAR
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 02/05/2018 gün ve 2018/6642 sayılı maddi hatanın düzeltilmesi istemli yazısında;
“Yüksek Dairenizce sanık ... hakkında hakaret suçundan inceleme yapıldığı belirtilmesine rağmen "Sanık hakkında duruşma yapılamayacağına ilişkin temel kuralın istisnalarından biri olarak düzenlenen CMK"nın 193/2. maddesinin, dosyada mevcut deliller kapsamında yapılacak incelemede, sanığa yüklenen fiilin suç oluşturmayacağının açıkça anlaşılması durumunda uygulanabilmesi ve somut olay bakımından ise böyle bir durumun söz konusu olmaması karşısında, sanık ... ..."in yöntemince sorgusu yapıldıktan sonra hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi," şeklinde bozma yapılarak sanığın soy isminin sehven yanlış yazıldığı görülmüştür. Bozma ilamının herhangi bir karışıklığa yol açmaması nedeniyle bozma ilamına konu sanığın maddi sebebiyle "Sümer" olarak yazılan soy isminin ..." olarak düzeltilmesine istemek gerekmiştir.
Yukarıda açıklandığı üzere; Yüksek Dairenizin 21/02/2018 tarih ve 2018/1493 E. 2018/2263 K. Sayılı ilamındaki maddi hatanın 5320 sayıl Yasanın 8. Maddesinin 1.fıkrasının ikinci cümlesi uyarınca, düzeltilmesi arz ve talep olunur.” denilmektedir.
Gereği görüşüldü;
5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 8/1 maddesine 5560 sayılı Kanun ile eklenen son cümlesinde "Yargıtay ceza daireleri ile Ceza Genel Kurulu kararlarındaki yazıma ilişkin maddi hataların düzeltilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, ilgili Ceza Dairesi veya Ceza Genel Kuruluna başvurabilir." hükmü yer almaktadır.
İncelenen somut olayda, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 2018/6642 itiraznamesi ile Dairemize gönderilen dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, sanık ... hakkında hakaret suçundan inceleme yapıldığı belirtilmesine rağmen, "Sanık hakkında duruşma yapılamayacağına ilişkin temel kuralın istisnalarından biri olarak düzenlenen CMK"nın 193/2. maddesinin, dosyada mevcut deliller kapsamında yapılacak incelemede, sanığa yüklenen fiilin suç oluşturmayacağının açıkça anlaşılması durumunda uygulanabilmesi ve somut olay bakımından ise böyle bir durumun söz konusu olmaması karşısında, sanık ... Sümer"in yöntemince sorgusu yapıldıktan sonra hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi," şeklinde bozma yapılarak sanığın soy isminin sehven yanlış yazılması suretiyle hükümde çelişki oluşturulduğu anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle istem yazısındaki düşünce yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca,
Dairemizin 21/02/2018 tarih ve 2018/1493 E, 2018/2263 K. sayılı ilamındaki “Sinan Sümer"in” ibaresinin çıkarılarak yerine "..."ün" ibaresinin eklenmesi suretiyle DÜZELTİLMESİNE, kararın diğer yönlerinin olduğu gibi bırakılmasına, 06.06.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.