15. Ceza Dairesi Esas No: 2017/10339 Karar No: 2019/6857 Karar Tarihi: 19.06.2019
Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/10339 Esas 2019/6857 Karar Sayılı İlamı
15. Ceza Dairesi 2017/10339 E. , 2019/6857 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : TCK’nın 157/1, 62/1, 52/2-4, 50. maddeleri gereğince mahkumiyet
Dolandırıcılık suçundan sanık ... hakkında verilen mahkumiyet hükmü sanık tarafından ve sanık ... hakkında temyiz talebinin reddine ilişkin verilen ek karar sanık ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: 1-Sanık ... hakkında verilen ek karara yönelik temyiz talebinin incelenmesinde, Sanığın yokluğunda verilen 03/12/2015 tarihli kararın sanığın sorgusunda belirttiği ... numaralı adresine 20/01/2016 tarihinde tebliğ edildiği ve imzadan imtina eden komşusu tarafından sanığın çarşıda olduğunun belirtildiği, usulüne uygun olarak tebliğe rağmen sanığın yaptığı 01/02/2016 tarihli temyiz inceleme başvurusunun süresinde olmadığı dikkate alınarak bu gerekçelere dayanan temyiz talebinin reddi kararında bir isabetsizlik bulunmamış ve bu nedenlerle tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir. Temyiz isteminin reddine dair 05/02/2016 tarih ve 2015/105-2015/731 E.-K. sayılı ek kararın usul ve yasaya uygun olduğu dikkate alınarak; bu karara yönelik sanığın temyiz itirazlarının reddiyle, anılan “ek kararın” ONANMASINA, 2-Sanık ... hakkında verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde, Sanığın katılanı arayarak kendilerini savcı olarak tanıtıp yasadışı örgütlere irtibatlı olduğu şeklinde sözler söyleyerek para istedikleri, katılanın ilk olarak 8.000. TL ve daha sonra 6.700 TL olmak üzere toplam 14.700 TL para gönderdiğinin iddia edildiği olayda; eylemin 5237 sayılı 158/1-L maddesinde öngörülen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdirinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 19/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.