Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/6437
Karar No: 2018/16614
Karar Tarihi: 22.11.2018

Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2018/6437 Esas 2018/16614 Karar Sayılı İlamı

13. Ceza Dairesi         2018/6437 E.  ,  2018/16614 K.

    "İçtihat Metni"

    KANUN YARARINA BOZMA

    Nitelikli hırsızlık ve mala zarar verme suçundan suça sürüklenen çocuk ...’nun, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/1-e, 151/1, 31/3, 62/1 ve 52/1-2 maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ve 1.320,00 Türk Lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Küçükçekmece 2. Çocuk Mahkemesinin 22/03/2016 tarihli ve 2015/1010 esas, 2016/139 sayılı kararını müteakip sanığın deneme süresi içerisinde yeni bir suç işlemesi nedeniyle yapılan ihbar üzerine, yeniden yapılan yargılama sonucunda suça sürüklenen çocuk ...’nun, 5237 sayılı Kanun’un 142/1-e, 151/1, 31/3, 62/1 ve 52/1-2 maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ve 1.320,00 Türk Lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair Küçükçekmece 2. Çocuk Mahkemesinin 18/01/2018 tarihli ve 2017/293 esas, 2018/38 sayılı kararına karşı, Adalet Bakanlığı"nın 14.09.2018 gün ve 94660652-105-34-4446-2018-Kyb sayılı yazısı ile kanun yararına bozma ihbarında bulunulduğundan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 27.09.2018 gün ve 2018/76886 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,

    MEZKUR İHBARNAMEDE;

    Dosya kapsamına göre; benzer bir olaya ilişkin Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 03/03/2016 tarihli ve 2016/273 esas, 2016/3825 karar sayılı ve Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 12/11/2012 tarihli ve 2011/21329 esas, 2012/23612 karar sayılı ilâmlarında da belirtildiği üzere, hırsızlık suçunun konusunu çalınmak istenen aracın kendisinin oluşturması durumunda, malın çalınması sırasında araca verilen zarardan dolayı ayrıca mala zarar verme suçundan ceza verilemeyeceği, hırsızlık suçunun konusunu oluşturan mala zarar verme eyleminin bir bütün olarak hırsızlık suçu kapsamında kalacağı, somut olayda ayrıca mala zarar verme suçunun oluşmayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde mala zarar verme suçundan mahkûmiyet hükmü kurulmasında isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.

    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

    Küçükçekmece 2. Çocuk Mahkemesi"nin 22.03.2016 tarih, 2015/1010 esas ve 2016/139 karar sayılı suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından hükmolunan hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararının 03.05.2017 tarihinde kesinleştiği ve suça sürüklenen çocuğun denetim süresi içerisinde işlediği kasıtlı suç sebebiyle yapılan yargılama sonucu anılan mahkeme kararının açıklanmasına karar verildiği anlaşılmakta ise de; dosya kapsamından Küçükçekmece 2. Çocuk Mahkemesi"nin 22.03.2016 tarih, 2015/1010 esas ve 2016/139 karar sayılı suça sürüklenen çocuk hakkında hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararının suça sürüklenen çocuğun yüzüne karşı verilmesine karşın, itiraz süresinin başlangıcının tefhim yada tebliğ tarihinden itibaren başlayacağının belirtildiği, ancak gerekçeli kararın suça sürüklenen çocuğa tebliğine ilişkin davetiye parçasının dosya arasında
    bulunmadığının anlaşılması karşısında; sürenin başlangıcı konusunda suça sürüklenen çocuğun yanıltıldığı ve bu itibarla Küçükçekmece 2. Çocuk Mahkemesi"nin 22.03.2016 tarih, 2015/1010 esas ve 2016/139 karar sayılı kararının usulen kesinleşmediği, anılan kararın kesinleşmemesi nedeniyle suça sürüklenen çocuğun denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işlediğinden bahisle açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanmasına da karar verilemeyeceği, kesinleşmemiş karara karşı kanun yararına bozma yoluna başvurulamayacağı gözetilerek; Küçükçekmece 2. Çocuk Mahkemesi"nin 22.03.2016 tarih, 2015/1010 esas ve 2016/139 karar sayılı suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından hükmolunan hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararının suça sürüklenen çocuğa yasa yolu bildirimini içerecek şekilde şerhli olarak usulüne uygun olarak tebliği ile hükmün kesinleşmesi halinde yeniden kanun yararına bozma yoluna gidilmesi mümkün olup, henüz kesinleşmemiş olan karara yönelik kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 22.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi