11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/15865 Karar No: 2017/7936 Karar Tarihi: 20.11.2017
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/15865 Esas 2017/7936 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Yargıtay 11. Ceza Dairesi, dolandırıcılık suçundan sanığın 765 sayılı Türk Ceza Kanunu kapsamında cezalandırıldığı ancak daha sonra yürürlüğe giren 5237 sayılı Kanun'u lehine kullanarak cezasının düşürüldüğü dava dosyasında, kamu davasının zamanaşımı sebebiyle ortadan kaldırılmasına karar verilemeyeceği gerekçesiyle Bandırma Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararını bozdu. Kanunlar ise şu şekildedir: 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 504/7, 80, 59, 75 ve 522. maddeleri, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231. ve 309. maddeleri.
11. Ceza Dairesi 2017/15865 E. , 2017/7936 K.
"İçtihat Metni"
Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 18.10.2017 gün ve 2017/9389 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 01.11.2017 gün ve KYB 2017/60943 sayılı ihbarnamesi ile; Dolandırıcılık suçundan sanık ..."ın, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 504/7, 80, 59, 75 ve 522. maddeleri gereğince 25 ay 66 gün ağır hapis ve 65.405.000 Türk Lirası ağır para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Bandırma Ağır Ceza Mahkemesinin 24/06/2003 tarihli ve 2000/56 esas, 2003/128 sayılı kararının, Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 22/04/2004 tarihli ve 2003/12305 esas, 2004/3522 karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleşmesini müteakip infazı sırasında, 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu hükümleri çerçevesinde yapılan uyarlama yargılaması sonucunda, 765 sayılı Kanun"un sanığın lehine olduğundan bahisle, üzerine atılı dolandırıcılık suçundan, neticeten 25 ay 66 gün hapis ve 63 yeni Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair aynı Mahkemenin 01/06/2007 tarihli ve 2006/136 esas, 2007/120 sayılı kararının temyizi üzerine, Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 02/02/2009 tarihli ve 2007/9967 esas, 2009/396 karar sayılı ilamı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231. maddesi kapsamında değerlendirme yapılması gerektiğinden bahisle bozulması üzerine yeniden yapılan yargılama sonunda, sanığa isnad edilen eylem için öngörülen olağanüstü zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle kamu davasının zamanaşımı sebebiyle ortadan kaldırılmasına dair Bandırma Ağır Ceza Mahkemesinin 17/07/2009 tarihli ve 2009/52-136 sayılı kararının "5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un "Lehe hükümlerin uygulanmasında usul" kenar başlıklı 9. maddesinin 4. fıkrasında yer alan; "Kesin hükümle sonuçlanmış olan davalarda, sonradan yürürlüğe giren bir kanunla ilgili olarak lehe hükmün belirlenmesi ve uygulanması amacıyla yapılan yargılama bakımından dava zamanaşımına ilişkin hükümler uygulanmaz" şeklindeki düzenleme karşısında, sanık hakkındaki kesinleşmiş hükümle sonuçlanmış olan davanın zamanaşımı sebebiyle ortadan kaldırılmasına karar verilemeyeceği gözetilmeksizin, yazılı biçimde karar verilmesinde isabet görülmediğinden” bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla, Dosya incelendi, gereği görüşüldü: İncelenen dosya içeriğine göre; ihbarnamedeki kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, Bandırma Ağır Ceza Mahkemesi’nin 17.07.2009 tarih ve 2009/52 Esas-2009/136 Karar sayılı hükmünün CMK’nun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, gereğinin mahallinde ifasına, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 20.11.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.