13. Ceza Dairesi 2018/7054 E. , 2018/16609 K.
"İçtihat Metni"KANUN YARARINA BOZMA
Karşılıksız yararlanma suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 28/02/2018 tarihli ve 2018/44053 soruşturma, 2018/24575 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii Ankara 7. Sulh Ceza Hâkimliğinin 06/04/2018 tarihli ve 2018/2819 değişik iş sayılı kararına karşı, Adalet Bakanlığı"nın 15/10/2018 gün ve 94660652-105-06-8183-2018-Kyb sayılı yazısı ile kanun yararına bozma ihbarında bulunulduğundan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 22/10/2018 gün ve 2018/84849 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,
MEZKUR İHBARNAMEDE;
5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet Savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet Savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
Dosya kapsamına göre, "...belirtilen adreste elektrik sayacının bulunduğu, tüketilen elektriğin sayaçtan tüketim miktarının belirlenebilecek şekilde geçtiğinin tespit edildiği, ...şüphelinin sayaçtan tüketim miktarını gösterecek şekilde elektrik kullanması nedeniyle atılı suçun unsurlarının oluşmadığı, anlaşmazlığının hukukî mahiyette olduğundan" bahisle şüpheli hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de; somut olayda, 11/05/2017 ve 08/06/2017 tarihli kaçak elektrik tüketimi tespit tutanaklarına göre şüphelinin elektrik sayacını devre dışı bırakarak, sayaçsız (ölçümsüz) bir şekilde elektrik kullanımı yaptığının tespit edildiği, buna duruma göre 5237 sayılı Kanun"un 163/3. maddesinde düzenlenen "Karşılıksız yararlanma" suçunun unsurlarının oluştuğu halde, şüphelinin beyanının tespiti ile 5237 sayılı Kanun"un 168/5. maddesi gözetilerek sonucuna göre hukukî durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden, itirazın bu yönden kabul edilmesi gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet Savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya
yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet Savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
Somut olayda müşteki kurum vekilinin şüphelinin kolon hattı ile linye kablosunu sayaca giriş yapmadan sayacın dışında baş başa bağlamak suretiyle sayaçsız kaçak elektrik kullandığı iddiası üzerine, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca herhangi bir araştırma yapılmaksızın, eylemin hukukî ihtilaf niteliğinde olduğundan bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, Cumhuriyet Savcısınca, şüphelinin savunmasını alması, tutanaktaki bahse konu adreste şüphelinin hangi tarihlerde oturduğunun kolluk tarafından tespiti sağlanarak, şikayetçi kurumun vergili cezasız zarar miktarı tespit edilip, şüphelinin bu miktarı şikayetçi kuruma ödemesi halinde hakkında dava açılmayacağına dair bir bildirimde bulunularak sonucuna göre hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi sebebiyle itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden KABULÜ ile, Ankara 7. Sulh Ceza Hâkimliğinin 06/04/2018 tarihli ve 2018/2819 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (a) bendi uyarınca sonraki işlemlerin itiraz merciince yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 22/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.