Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/10244
Karar No: 2020/7436
Karar Tarihi: 23.06.2020

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/10244 Esas 2020/7436 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi         2017/10244 E.  ,  2020/7436 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : 15. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, davalı özel hastanede 11.03.2006 ve 31.08.2014 tarihleri arasında sorumlu röntgen teknisyeni olarak çalışan davacının 09.06.2014 tarihinde evlenerek iş akdini 31.08.2014 tarihinde evlilik nedeniyle fesih ettiğini beyanla; kıdem tazminatı ile fazla mesai ücreti, şua izni ve yıllık izin ücretine hükmedilmesini istemiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, zamanaşımı def’inde bulunarak, davacının çalıştığı sürelere ilişkin ücretlerin ödendiğini, yıllık izinlerinin ve şua izinlerinin kullandırıldığını, davacıya sözlü anlaşmaya göre kıdem tazminatının ödenmeye başlandığını ancak davacının bu ödemeler bitmeden davayı açtığını ileri sürerek, açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
    İlk Derece Mahkemesince, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    İstinaf Başvurusu:
    İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalı taraf istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
    Bölge Adliye Mahkemesince, ilk derece mahkemesinin gerekçeli kararının tebliğ edildiği 01/11/2016 tarihinden itibaren 8 günlük yasal süre geçtikten sonra gerekçeli istinaf dilekçesi sunulmuş olduğu,istinaf başvuru dilekçesinde istinaf kanun yoluna başvuru sebep ve gerekçeleri gösterilmediğinden ve ilk derece mahkemesi kararında HMK 355.maddesindeki kamu düzenine aykırılık hali de bulunmadığından davalı tarafın istinaf başvurusunun duruşmasız esastan reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermiştir.
    Temyiz Başvurusu:
    Kararı, davalı temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 8. maddesinde; “İş mahkemelerince verilen nihaî kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Şu kadar ki, para ile değerlendirilemeyen dava ve işler hakkındaki kararlar hariç, miktar veya değeri üç bin Türk lirasını geçmeyen davalar hakkındaki nihaî kararlar kesindir.
    İstinaf yoluna başvurma süresi, karar yüze karşı verilmişse nihaî kararın taraflara tefhimi, yokluklarında verilmiş ise tebliği tarihinden itibaren sekiz gündür.
    Bölge Adliye Mahkemesinin para ile değerlendirilemeyen dava ve işler hakkındaki kararları ile miktar veya değeri kırk bin Türk lirasını geçen davalar hakkındaki nihaî kararlara karşı tebliğ tarihinden başlayarak sekiz gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir.
    Kanun yoluna başvurulan kararlar, Bölge Adliye Mahkemesi ve Yargıtayca iki ay içinde karara bağlanır.
    Mahkemece, gerek kısa kararda, gerekse gerekçeli kararda, hükmün istinaf yoluna başvuru süresi iki hafta olarak açıklanmıştır. Dosya 18/10/2016 tarihinde karara çıkmış olup, gerekçeli karar davalıya 01/11/2016 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı ise, 21.10.2016 tarihinde istinaf harç ve giderlerini yatırarak istinaf yoluna başvurmuş ve 11.11.2016 tarihinde de gerekçeli istinaf başvuru dilekçesini dosyaya ibraz etmiştir.
    Anayasa"nın 40. maddesinin ikinci fıkrası ve 6100 sayılı Kanun"un 297. maddesinin "ç." bendi uyarınca, hükümde, kanun yolları ve süresinin gösterilmesi bir zorunluluktur. Yargı kararlarına karşı başvurulacak kanun yolu ile süresinin hükümde açıkça ve doğru olarak gösterilmemiş olması bu hakkın etkin bir şekilde kullanılmasını doğrudan engelleyecek ve hak arama hürriyetinin ihlal edilmesine sebep olacaktır.
    Her ne kadar kanun yolu ve süresi, ilgili kanun maddelerinde açıkça belirtilmiş ise de, yargı organlarının yanlış yönlendirmesi sonucunda ilgililerin hak kaybına uğramayacağının kabul edilmesi gereklidir.
    Somut olayda, davalı tarafından gerekçeli istinaf başvurusunun, kanuni sekiz günlük süre geçtikten sonra ve fakat gerekçeli kararda bildirilen iki haftalık süre içerisinde yapıldığı açıktır. Kararda, başvuru süresinin yanlış gösterilmesi karşısında, hak arama, hak ve hürriyetlerin korunması açısından davalının süresinde gerekçeli istinaf dilekçesini vermek suretiyle istinaf yoluna başvurduğunun kabul edilmesi bir zorunluluktur.
    Buna göre; davalının gerekçeli istinaf dilekçesini süresinde vermiş olmasına rağmen Bölge Adliye Mahkemesi tarafından istinaf başvuru dilekçesinde istinaf kanun yoluna başvuru sebep ve gerekçeleri gösterilmediğinden ve HMK 355.maddesindeki kamu düzenine aykırılık hali de bulunmadığından davalı tarafın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine dair verilen karar hatalı olup, kararın bozulmasını gerektirmektedir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 23.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi