Abaküs Yazılım
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2014/690
Karar No: 2016/188

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2014/690 Esas 2016/188 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Manavgat 1. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından, hazineye ait taşınmaza tecavüz ettiği iddiasıyla sanık hakkında açılan davadan beraat kararı verilmiştir. Ancak, Yargıtay 8. Ceza Dairesi, dosyada tapu kaydı, kroki ve ada-parsel bilgileri bulunmadığından ve taşınmazın niteliği ile ilgili araştırma yapılmadan verilen kararın isabetsiz olduğunu belirtmiştir. Yerel mahkeme ise yeni bir karar vererek, sanığın Kıyı Kanunu ve TCK'nın 184/1. maddesi uyarınca suç işlediğine hükmetmiştir. Ancak, bu kararın direnme kararı olmadığı ve önceki kararda yer almayan gerekçelerle verildiği anlaşılmıştır. Bu nedenle, kararın Özel Dairece incelenmesi gerekmektedir.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nın 184/1. maddesi (imar kirliliğine neden olmak)
- Kıyı Kanunu'nun 15. maddesi (kıyıda yapılaşma)
- TCK'nın 154/1. maddesi (hakkı olmayan yere tecavüz etmek)
Ceza Genel Kurulu         2014/690 E.  ,  2016/188 K.

    "İçtihat Metni"


    Kararı veren
    Yargıtay Dairesi : 8. Ceza Dairesi
    Mahkemesi :Asliye Ceza

    Hakkı olmayan yere tecavüz suçundan sanık ..."ın beraatine ilişkin, Manavgat 1. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 05.05.2009 gün ve 11 - 359 sayılı hükmün katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 8. Ceza Dairesince 20.11.2012 gün ve 18374-35047 sayı ile;
    “Sanık hakkında hazineye ait taşınmaza şezlong koymak, bar, duş yeri, wc ve su sporları ünitesi, yapmak suretiyle tecavüz ettiğinden bahisle dava açılmış ise de; dosyada tapu kaydı, ayrıntılı kroki, ada ve parseli gösteren pafta örneği bulunmadığından, tecavüze konu taşınmazın varsa tapu kaydı, pafta örneği getirtilerek gerektiğinde refakate inşaat mühendisi bilirkişi alınarak yeniden keşif yapılıp taşınmazın niteliği, bina vasfında olup olmadığı, yapımı için ruhsat gerekip gerekmediği, imar mevzuatı kapsamında kalıp kalmadığı, belirlenmek suretiyle sanığın tecavüz ettiği iddia olunan taşınmazın Kıyı Kanununa göre kıyıda veya uygulama imar planı varsa sahil şeridinde kalıp kalmadığı, tecavüze konu binanın belediye sınırları içinde veya özel imar rejimine tabi yerde olup olmadığı ve yapım tarihi de araştırılarak sonucuna göre gerekirse Belediye Başkanlığı da duruşmadan haberdar edilerek TCK"nun 184. ve Kıyı Kanununun 15. maddesi uyarınca sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken beraat kararı verilmesi” isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
    Yerel mahkeme ise 26.02.2013 gün ve 34-79 sayı ile;
    "Her ne kadar sanık ..."ın olay tarihinde yetkilisi olduğu Yaşar Turizm Yatırmları AŞ. tarafından işletilen otel ile ilgili olarak ilçemiz Kızılot Köyünde bulunan ve kadastro tespit çalışmaları sırasında tescil harici bırakılan Akdeniz"e kıyı plaja sahil bar, duş, wc, şezlong alanı, su sporları alanı ve iskele yaptığı belirtilerek, eylemine uyan 5237 sayılı TCK"nun 154/1, 53/1. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemi ile mahkememize kamu davası açılmış ve mahkememizin 2008/1 Esas ve 2009/359 Karar sayılı ilamı ile sanığın beraatına karar verilmiş ise de, katılan vekili tarafından temyiz edilen hükmün Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 20.11.2012 tarih ve 2011/18374 Esas ve 2012/35047 karar sayılı ilamı ile, sanığın eyleminin TCK"nın 184/1, 3621 sayılı Kıyı Kanunu"nun 15. maddelerinde yer alan suçu oluşturma ihtimaline binaen bu konuda araştırma yapılması için bozularak mahkememize iade edildiği, Manavgat C.Başsavcılığı"nın 27.12.2007 tarih ve 2007/3114 Esas sayılı iddianame- sinde, sanık hakkında TCK"nun 154/1. maddesinde düzenlenen "Hakkı Olmayan Yere Tecavüz Etmek" suçu nedeni ile cezalandırılması istemi ile kamu davası açıldığı, TCK"nun 154/1. maddesinde düzenlenen hakkı olmayan yere tecavüz etmek suçu ile TCK"nın 184. maddesinden düzenlenen imar kirliliğine neden olmak suçlarının birbirlerinden çok farklı ve ilgisiz/bağlantısız suçlar olduğu, şöyle ki, hakkı olmayan yere tecavüz etmek suçu için taşınmazın belediye sınırları dışında olması gerektiği halde, imar kirliliğine neden olmak suçu için taşınmazın belediye sınırı içerisinde veya özel imar rejimine tabi yerlerden olması gerektiği, imar kirliliğine neden olmak suçu için müştekinin ilgili belediye tüzel kişiliği olduğu halde, hakkı olmayan yere tecavüz etmek suçu için taşınmazın malikinin-zilyedinin müşteki sıfatının bulunduğu, imar kirliliğine neden olmak suçu için 3194 sayılı İmar Kanunu"nda gösterilen şekilde soruşturmanın yürütülmesinin gerektiği, hakkı olmayan yere tecavüz etmek suçunun konusunu bizzat taşınmazın kendisi oluşturduğu halde, imar kirliliğine neden olmak suçunun konusunu yapı ruhsatına tabi bulunan bina olduğu, iki suç tipi arasında yer alan belki de en önemli farkın ise hakkı olmayan yere tecavüz etmek suçunun konusunu bizzat taşınmazın-toprağın kendisi mülkiyet hakkı oluşturduğu halde, imar kirliliğine neden olmak suçunda korunan hukuki yararın ise "çevre" olduğu, imar kirliliğine neden olmak suçunda "yapı ruhsatı gerektiren bir bina olup olmadığının" yenibaştan ve ayrıca araştırılacağı, 5271 sayılı CMK"nın 225. maddesinde aynen "Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve fail hakkında verilir. Mahkeme fiilin nitelendirilmesinde iddia ve savunmalar ile bağlı değildir" şeklinde düzenleme yapıldığı, buna göre, iddianamede gösterilen fiil-fiiller haricinde sanık hakkında yargılama yapılarak hüküm verilmesinin mümkün olmadığı, hakkı olmayan yere tecavüz etmek suçu ile imar kirliliğine neden olmak suçlarının açıklanan farklılıkları dikkate alındığında, sanık hakkında imar kirliliğine neden olmak suçu nedeni ile iddianame metninde usulünce açılmış bir kamu davası bulunduğundan bahsedilmesinin mümkün olmadığı, zira açıklandığı üzere her iki suç tipinin unsurlarının, müştekisinin, hukuki yarar konusunun ve soruşturma usullerinin farklı olduğu, imar kirliliğine neden olmak suçu nedeni ile ayrı ve bağımsız bir soruşturma yürütülmesi gerektiği, somut olayda, CMK"nun 226. maddesi uyarınca eylemin hukuki nitelendirmesinin değiştiğinden bahsedilemeyeceği, zira bizzat yargılama konusu eylemin kendisinin değiştiği, CMK"nun 225. maddesine göre sanığın bu iddianame ile TCK"nun 184/1. maddesi uyarınca yargılanıp cezalandırılmasının mümkün olmadığı, 5271 sayılı CMK"da ek iddianame müsessesinin düzenlenmediği, bu nedenle anılan eksikliğin derdest dosya üzerinde giderilmesinin de mümkün olmadığı, iddianame uyarınca sanık hakkında imar kirliliğine neden olmak suçundan hüküm kurulamayacağı, mahkememizin hakkı olmayan yere tecavüz etmek suçu nedeni ile verilen beraat kararının 25.02.2009 tarih ve 5841 sayılı Yasa"nın 1. maddesi ile değişik TCK"nun 154/1. maddesine göre doğru olduğu" gerekçesiyle önceki hükmünde direnmiştir.
    Bu hükmün de katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 05.03.2014 gün ve 238847 sayılı "bozma" istekli tebliğnamesi ile Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    CEZA GENEL KURULU KARARI
    Özel Daire ile yerel mahkeme arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; yerel mahkeme hükmünün eksik araştırmaya dayalı olarak verilip verilmediğinin belirlenmesine ilişkin ise de, Yargıtay İç Yönetmeliğinin 27. maddesi uyarınca direnme kararının eylemli uyma sonucu verilmiş yeni hüküm niteliğinde olup olmadığının öncelikle belirlenmesi gerekmektedir.
    Ceza Genel Kurulunun süreklilik kazanmış uygulamalarına göre şeklen direnme kararı verilmiş olsa dahi;
    a) Bozma kararı doğrultusunda işlem yapmak,
    b) Bozma kararında tartışılması gereken hususları tartışmak,
    c) Bozma sonrasında yapılan araştırma, inceleme ya da toplanan yeni delillere dayanmak,
    d) İlk kararda yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş olan yeni ve değişik gerekçe ile hüküm kurmak,
    Suretiyle verilen hüküm, özde direnme kararı olmayıp, bozmaya eylemli uyma sonucu verilen yeni bir hükümdür. Bu nitelikteki bir hükmün temyiz edilmesi halinde ise incelemenin Yargıtay’ın ilgili dairesi tarafından yapılması gerekmektedir.
    İnceleme konusu dosyada; yerel mahkemece bozmadan sonra düzenlenen tensip zaptında Antalya Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, Manavgat Kadastro Müdürlüğü, Kızılot Belediye Başkanlığı ve Manavgat Ticaret Sicil Memurluğu’na müzekkereler yazılarak bozmanın gereğinin yerine getirilmeye çalışıldığı, akabinde gönderilen yazı cevabı üzerine ilk hükümde yer almayan yeni ve değişik gerekçelerle karar verildiği anlaşılmakta olup, yerel mahkemenin son uygulaması direnme kararı olmayıp, yeni hüküm niteliğindedir. Özel Daire denetiminden geçmemiş bulunan bu yeni hükmün doğrudan ve ilk kez Ceza Genel Kurulunca incelenmesi mümkün görülmediğinden, hükmün Özel Dairece incelenmesi gerekmektedir.
    Bu itibarla, yerel mahkemenin son uygulaması direnme kararı olmayıp, yeni hüküm niteliğinde olduğundan, dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Özel Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
    SONUÇ:
    Açıklanan nedenlerle;
    Manavgat 1. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 26.02.2013 gün ve 34-79 sayılı karar yeni hüküm niteliğinde olduğundan, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 8. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12.04.2016 tarihinde yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi