BAM Hukuk Mahkemeleri Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/425 Esas 2019/703 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2019/425
Karar No: 2019/703
Karar Tarihi: 20.06.2019

BAM Hukuk Mahkemeleri Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/425 Esas 2019/703 Karar Sayılı İlamı

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/425 Esas
KARAR NO : 2019/703

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/06/2019
KARAR TARİHİ : 20/06/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafa, müvekkili tarafından ....... Bankası ....... Şubesine ait ...... seri numaralı, 28.10.2018 keşide tarihli, 50.000,00 TL bedelli çekin düzenlenerek verildiğini, çekin süresi içerisinde bankaya ibrazında karşılığı olmadığı için karşılıksızdır işleminin yapıldığını iddia ederek müvekkili hakkında Bakırköy ..... İcra müdürlüğü ......... E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ve takiplere itiraz edilmemesi nedeniyle takiplerin kesinleştiğini, Davalı aynı zamanda müvekkili ve şirket yetkilisi ....... , ...... VE .......hakkında Bakırköy........ İcra Ceza Mahkemesi ....... E. Sayılı dosyası ile çekin karşılıksız çıkmasına sebebiyet verme suçundan suç duyurusunda bulunduğunu, müvekkilinin davalı tarafa borcunun olmadığını, Müvekkilleri ile davalı ve abisi ...... arasındaki ticari ilişkiler nedeniyle farklı tarihlerde davalı ve abisi adına çek keşide edildiği gibi yine müvekkilleri tarafından daha önce başka ticari ilişkiler nedeniyle keşide edilen çekler ciro silsilesi yoluyla davalı tarafa geçtiğini, müvekkillerine hitaben bir kısım taşınmazların kendilerine devredilmesi durumunda kendilerinde bulunan çekleri iade edebileceğini beyan ettiğini, müvekkili şirketi temsilen şirket yetkilisi ......’ın oğlu ...... ile ...... karşılıklı alacakların mahsuplaşması için bir araya gelerek bir protokol hazırladığını, Bu protokole göre davalı ve abisi ......, nezdinde bulunan müvekkillerine ait çekleri iade ederek karşılığında tapuların davalıya ve abisi ......' e devri için ...... tarafından belirlenecek iki kişiye 31.08.2018 tarihinde devir yetkisi verildiğini, davalı tarafın aldığı vekaletname ile taşınmazların kendisi adına devir işlemlerini gerçekleştirdiğini ancak müvekkillerce keşide edilmiş çekleri iade etmediğini, menfi tespit davalarında arabuluculuk başvurusu zorunlu olmadığını, bu nedenle ihtiyari arabuluculuk başvurusunda bulunmadıklarını, belirterek Bakırköy ........ İcra Müdürlüğü ...... E. Sayılı dosyasına herhangi bir şekilde ödeme yapılması durumunda müvekkilinin daha fazla zarara uğramaması için teminatsız olarak davalı alacaklının hesabına paranın yatırılmaması adına tedbir konulmasına, ........ Bankası ....... Şubesine ait ...... seri numaralı, 28.10.2018 keşide tarihli, 50.000,00 TL bedelli çekten dolayı, davalı tarafa borçlu olmadığının tespitine ve başlatılan haksız takibin durdurulmasına, davalı aleyhine çek bedelinin %20'sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava, kambiyo senedine dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibi nedeniyle açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
Dava şartları bakımının HMK 114.ve 115. maddeler bakımından re'sen yapılan inceleme sonucunda;
Dava şartı medeni usul hukukuna ait bir kurumdur. Bunun amacı bir davanın esası hakkında incelemeye geçilebilmesi için gerekli bütün şartları ve bunların incelenmesi usulünü tespit etmek; böylece davaların daha çabuk, basit ve ekonomik bir şekilde sonuçlanmasına yardımcı olmaktır.
Davanın açılış tarihi itibariyle özel dava şartı bakımından konuyu düzenleyen; 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren ve dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesine eklenen 5/A maddesinde, "Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır."
6325 sayılı Kanuna eklenen 18/A- maddesinde ise, " (1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir." düzenlemesi mevcuttur.
6100 sayılı HMK'nın 115/2 maddesinde ise mahkemece dava şartı noksanlığı tespit edilirse davanın usulden reddine karar verileceği belirtilmiştir.
Yukarıdaki yasal düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen 5/A maddesi uyarınca 01.01.2019 tarihi itibarıyla Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, davanın kambiyo senedine dayalı açılan menfi tespit davası olduğu, kambiyo senetlerinin Ticaret Kanunu'nda düzenlendiği, bu tür davaların TTK' nın 3 ve 4/1-a maddeleri uyarınca ticari dava niteliğinde olduğu, ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş olup; istinaf mahkemeleri ilamlarında da menfi tespit davalarının arabuluculuk dava şartına tabi olduğunun belirtilmesi karşısında; davanın açılış tarihi de dikkate alınarak, davanın arabulucuya başvurulmaksızın açıldığı sabit olduğundan, herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğundan usulden reddine dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 5/A maddesinin 1. fıkrası gereğince dava şartı yokluğundan HMK 115. maddesi uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi Uyarınca alınması gereken 44,40 TL Karar ve ilam harcı peşin harçtan mahsup edilerek bakiye 373,47-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya iadesine,
Dair; 6100 sayılı HMK.'nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi.20/06/2019


Katip ...
E-imzalıdır ¸


Hakim ...
E-imzalıdır ¸




Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.