1. Hukuk Dairesi 2016/11105 E. , 2017/1835 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 06.12.2016 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat ... ile temyiz edilen vekili Avukat... geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dava, vekaletnamenin baskı ve tehditle alındığı ve vekalet yetkisinin kötüye kullanıldığı iddiasına dayalı tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir.
Getirtilen kayıt ve belgelerden; davacının, ölen kocasından intikal eden davaya konu 1036 ada 47, 274, 370, 6 sayılı parseller ile 629 ada 30 sayılı parselde ve 629 ada 10 sayılı parseldeki iki adet dükkanda 1/2"şer payları; 1021 ada 3 sayılı parselde 1/4 ve 240 ada 29 sayılı parselde de 19/360 payları mevcut iken(toplam 9 parça), bu paylarının 28.09.2010 tarihli vekaletnameyle vekil kılınan... tarafından 26.10.2010 tarihinde kardeşi olan ..."a satış yoluyla devredildiği, aynı resmi akitte vekil ... de dahil olmak üzere diğer tüm paydaşların paylarının da ..."a satıldığı; ..."nin de bu ...ınmazları 10.02.2011 tarihinde davalı ..."ya sattış suretiyle temlik ettiği anlaşılmaktadır.
Bunun yanında, eldeki davanın yargılaması sürerken, bu kez davalı ... tarafından ... aleyhine açılan 2012/96 Esas sayılı davada, çekişmeli 9 parça ...ınmazdan 629 ada 30 nolu parsel dışındaki diğer 8 parça ...ınmazın ayıplı olduklarından bahisle tapu kayıtlarının iptaliyle ... adına tesciline ve ödenen satış bedellerinin de ..."den tahsiline karar verilmesinin istendiği, ..."nin davayı kabul ettiği, mahkemesince de davanın kabulüne karar verildiği, taraflarının temyizden feragatleri nedeniyle kararın 12.07.2012"de kesinleştiği, ancak hükmün henüz tapu sicil kayıtlarına yansıtılmadığı sabittir.
Davacı ..., ölen eşinin yeğenleri olan dava dışı ... ... ve ... ..."ın tehdit ve baskı ile kendisinden vekaletname aldıklarını ve bu vekalete dayanarak eşinden kalan dava konusu ...ınmazlardaki paylarının vekil ... ... tarafından kardeşi ... ..."a devredildiğini, ... ..."ın da bu ...ınmazları davalı ..."ya aktardığını; işlemlerin tehdit ve baskı ile alınan vekaletnamenin kötüye kullanılması suretiyle el ve işbirliği içerisinde muvazaalı olarak gerçekleştirildiğini ileri sürerek tapu iptali-tescil isteğinde bulunmuştur.
Davalı ...,taşınmazları iyiniyetli olarak satın aldığını belirtip davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, vekil ... ..."ın vekalet görevini kötüye kullanarak taşınmazları ... ..."a devrettiği kabul edilse dahi, üçüncü kişi konumundaki davalının kötüniyetli olduğunun kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Gerçekten de, dosya içeriği ve toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde; dava konusu ...ınmazların davacı payına isabet eden değerleri ile davacıya ödendiği belirtilen bedel arasında aşırı fark bulunduğu; davacının paylarının satışında kullanılan vekaletnamenin ... ... ve ... ... tarafından yaratılan baskı ve tehdit sonucunda alındığı ve vekil ... ile kardeşi ... arasındaki satış işleminin de danışıklı biçimde gerçekleştirildiği; diğer taraftan, söz konusu baskı ve tehditin vekaletname alınmasının daha öncesinden süregeldiği ve davacının iradesi bozulmak suretiyle kendisine ... ... ile ... ..."tan herhangi bir hak ve alacağının kalmadığına dair 03.03.2010 tarihli "gayrimenkul ve zilyetlik devir ve satış senedidir" başlıklı harici belgenin imzalatıldığı, yine aynı tarihte icra md.lüğünün 2009/3 sayılı satış dosyasına da benzer içerikte beyanda bulunmasının sağlandığı kanaatine varılmaktadır.
Öte yandan, ..."den satın almış gözüktüğü taşınmazları kullanmayan, satış bedelini ödediğini de hukuken geçerli bir delille kanıtlanamayan, sonrasında da ... aleyhine danışıklı olarak açtığı 2012/96 Esas sayılı dava sonucunda da 629 ada 30 nolu parsel dışındaki diğer 8 parça taşınmazı tekrar ..."ye aktaran davalı ..."nın 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun(TMK) 1023. maddesi kapsamında iyiniyetli sayılmasına da olanak yoktur.
Ne var ki, 629 ada 30 nolu parsel dışındaki diğer 8 parça taşınmazın eldeki davanın yargılaması sırasında kesinleşen 2012/96 Esas sayılı dava sonucunda mülkiyetlerinin TMK"nın 705. maddesi uyarınca ..."ye geçtiği gözetildiğinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun(HMK) 125/1. maddesinde düzenlenen usul kuralının uygulanması gerektiği açıktır.
Bununla birlikte, dava konusu aşınmazlardan 629 ada 30 parsel sayılı taşınmazın çap(tapu) kaydı da dosyaya getirtilmiş değildir.
Hal böyle olunca; öncelikle, 2012/96 Esas sayılı dava sonucunda mülkiyetleri TMK"nın 705. maddesi uyarınca ..."ye geçen ...ınmazlar bakımından davacıya HMK"nın 125/1. maddesinde düzenlenen seçimlik hakkın kullanılması imkanının tanınması; davasını tapu iptali-tescil olarak ..."ye karşı devam ettirmesi halinde, tapu sicil kaydının 2012/96 Esas sayılı dava ile kesinleşen karara uygun hale getirilmesi için önel verilmesi ve ondan sonra bir hüküm kurulması; ayrıca, 629 ada 30 parsel sayılı taşınmazın çap(tapu) kaydının da dosyaya getirtilerek hüküm kapsamına alınması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın reddedilmesi isabetsizdir.
Davacının temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 21.12.2015 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 1.350.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilenden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 11.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.