Esas No: 2021/20505
Karar No: 2022/7035
Karar Tarihi: 10.05.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/20505 Esas 2022/7035 Karar Sayılı İlamı
6. Ceza Dairesi 2021/20505 E. , 2022/7035 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇLAR : Nitelikli yağma (teşebbüs), tefecilik
HÜKÜMLER : İstinaf başvurusunun esastan reddi, beraate dair kararların kaldırılarak mahkumiyet
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanıklar ..., ..., ... ve ... (... oğlu) müdafii duruşmalı inceleme isteminde bulunmuş ise de; 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 299. maddesi uyarınca takdiren duruşmasız olarak yapılan incelemede,
I)Sanık ... hakkında tefecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmü; sanık ...(... oğlu) hakkında yağmaya teşebbüs suçundan kurulan beraat hükmüne ilişkin yapılan temyiz incelemesinde;
5271 sayılı CMK'nın 288. maddesinin ''Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır.'', aynı Kanunun 294. maddesinin ''Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir.'' ve aynı Kanunun 301. maddesinin ''Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar.'' şeklinde düzenlendiği de gözetilerek, sanık ... müdafiinin temyiz itirazının eksik inceleme yapıldığı, müvekkili hakkında tefecilik suçuna ilişkin soyut belirlemelerin dışında dosyada bir delil olmadığına, katılanlar ... ve ... vekilinin temyiz itirazının sanık ... hakkında tefecilik suçundan hüküm kurulurken asgari hadden uzaklaşılması gerektiğine, ... Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısı’nın temyiz itirazının sanık ... (... Oğlu)’ın diğer sanıkların yağma eylemine iştirak ettiği, bu nedenle sanık ... (... Oğlu) hakkında yağma suçundan mahkumiyet kararı verilmesi gerektiğine yönelik olduğu belirlenerek anılan sebeplere yönelik yapılan incelemede;
A-Sanık ... hakkında tefecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin olarak;
Oluş ve dosya içeriğine göre; sanık ...'ın mağdurlar ..., ..., ..., ... ve ...’a 2012-2013 yıllarında farklı tarihlerde %5, %8, %10 gibi değişen faiz oranlarında 2'şer 3'er aylık vadelerde birden fazla kez borç para verdiği, borç para karşılığında alacaklısından çek almayı tercih ettiği, sanık ... hakkında yapılan vergi incelemesinde faiz karşılığı borç para verme işleminin tespit edildiği, yine aramalarda ele geçen senet, çek vb. ile icra dosyalarının sanık ...'ın faiz karşılığı para verme eylemini doğruladığı, mağdurlar ve tanıkların olayın sıcaklığıyla soruşturma aşamasında verdikleri beyanların, vergi tekniği raporu, icra dairesi yazıları, ev ve iş yerlerinde yapılan aramalarda ele geçen senet, çek vb., ile uyumlu olduğu, sanık ...’ın savunmalarında mağdurlar ile aralarında hayvan ticaretinden kaynaklı alacak ilişkisi olduğunu, icra takipleri ve senetlerin buna dayandığını ifade etmiş ise de; iddia edilen hayvan ticaretine dair dosyaya yansımış herhangi yazılı bir belgenin bulunmaması, yargılama konusu değerin parasal büyüklüğü dikkate alındığında alacağın kaynağının hayvan ticareti ile izah edilemeyeceği olayda, sanık ...’ın şahsi ve sosyal durumu, olayın oluş biçimi ve eylemin diğer özellikleri ile suçun işlendiği zaman, işleniş biçimi, suçun konusunun önem ve değeri, meydana gelen zararın ağırlığı, sanığın kastının yoğunluğu ile güttüğü amaçlar dikkate alınarak 5237 sayılı TCK'nın 61. maddesi uyarınca alt sınırdan uzaklaşıldığı, bu itibarla sanık ... hakkında zincirleme şekilde tefecilik suçundan kurulan hükümde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır.
Ayrıca dosyada CMK'nın 289. maddesinde sayılan hukuka kesin aykırılık hâllerinin herhangi birinin varlığı da tespit edilememiştir.
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine göre, sanık ... hakkında tefecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmünde ileri sürülen temyiz sebepleri yönünden bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, 5271 sayılı CMK'nın 302/1. maddesi uyarınca, sanık ... müdafii, katılanlar ... ve ... vekilinin yerinde görülmeyen TEMYİZ İTİRAZLARININ ESASTAN REDDİ ile;
B-Sanık ...(... oğlu) hakkında yağmaya teşebbüs suçundan kurulan beraat hükmüne ilişkin olarak;
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine göre, sanık ...(... oğlu) hakkında yağmaya teşebbüs suçundan kurulan beraat hükmünde ileri sürülen temyiz sebepleri yönünden bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, istinaf isteminin esastan reddine dair karar hukuka uygun bulunduğundan, ... Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, 5271 sayılı CMK'nın 302/1. maddesi uyarınca, usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararına yönelik TEMYİZ İTİRAZLARININ ESASTAN REDDİ ile HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
II)Sanıklar ..., ..., ...(... oğlu) ve ... (... oğlu) hakkında tefecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükümleri ve sanıklar ... ve ... (... oğlu) hakkında yağmaya teşebbüs suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine ilişkin yapılan temyiz incelemesinde;
5271 sayılı CMK'nın 288. maddesinin ''Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır.'', aynı Kanunun 294. maddesinin ''Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir.'' ve aynı Kanunun 301. maddesinin ''Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar.'' şeklinde düzenlendiği de gözetilerek, sanıklar ... (... Oğlu), ..., ... ve ... müdafiinin temyiz itirazının eksik inceleme yapıldığı, müvekkilleri hakkında tefecilik suçuna ilişkin soyut belirlemelerin dışında dosyada bir delil olmadığına, müvekkilleri hakkında yağma suçuna ilişkin dosyada somut delilin bulunmadığına, sanık ... (... Oğlu) müdafiinin temyiz itirazının müvekkili hakkında tefecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmünün dosya kapsamına ve hukuka uygun olmadığına, ... Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısı ve katılanlar ..., ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının, sanıklar ... (... Oğlu), ... (... Oğlu), ... ve ... hakkında tefecilik suçundan hüküm kurulurken asgari hadden uzaklaşılması gerektiğine, sanıklar ... ve ... (... oğlu) hakkında birden fazla kişi ile birlikte iş yerinde silahla yağmaya teşebbüs suçundan TCK.149/1-c-d maddeleri yanında TCK.’nın 149/1-a maddesi de uygulanarak ve ikiden fazla nitelikli hal ile yağma suçu işlenmesi nedeniyle TCK.’nın 61. maddesi gözetilerek daha yüksek miktarda alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğine ilişkin olduğu belirlenerek, anılan sebeplere yönelik yapılan incelemede;
A-Sanıklar ... ve ... (... oğlu) hakkında yağmaya teşebbüs suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine ilişkin olarak;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulu ile Bölge Adliye Mahkemesi'nin kararına göre; suçun sanıklar ... ve ... (... oğlu) tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanıklar ... ile ... (... oğlu)'ın katılanlar ... ve ...'in ödemedikleri para ve faizleri tahsil etmek amacı ile katılan ...’le görüştükleri, sanık ...'in borcun bir şekilde ödeneceğini söylediği, sanık ... (... oğlu)'ın da katılan ...’e hitaben "ya bugün burada kan çıkacak, ya da daireyi bize vereceksin, vermezsen kardeşini öldüreceğiz" dediği, bunun üzerine katılan ...’in, kardeşi ... ve dayısının oğlu ...'in başına bir iş gelmemesi için kendisine ait arsaya yapılmakta olan apartmanın 1 no’lu dairesine ilişkin sanık ... ile ... 6. Noterliğinde 25/07/2013 günü 4427 yevmiye numaralı gayrımenkul satış vaadi sözleşmesi yaptığı, daireyi anlaşmaya göre 150.000 TL'ye saydıklarının anlaşılması karşısında; sanıklar ... ve ... (... oğlu)'ın yağma eyleminin tamamlanmış olması karşısında; sanıklar ... ve ... (... oğlu) hakkında koşulları oluşmadığı halde 5237 sayılı TCK’nın 35. maddesinin uygulanması,
B-Sanıklar ..., ..., ...(... oğlu) ve ... (... oğlu) hakkında tefecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine ilişkin olarak;
Sanıkların savunmaları, mağdurlar ve tanıkların anlatımları, vergi tekniği raporu ve tüm dosya içeriğine göre tefecilik eylemlerinin sadece sanık ... tarafından gerçekleştirildiği, sanıklar ..., ..., ...(... oğlu) ve ... (... oğlu)’nun suçlamaları kabul etmediklerinin anlaşılması karşısında; sanıklar ..., ..., ...(... oğlu) ve ... (... oğlu)’nun tefecilik eylemlerine katıldıklarına dair şüphenin söz konusu olduğu, sanıkların üzerlerine atılı suçu işlediklerine dair mahkumiyetlerine yeterli, her türlü şüpheden arındırılmış, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden sanıklar ..., ..., ...(... oğlu) ve ... (... oğlu) hakkında isnat olunan tefecilik suçundan beraat kararları verilmesi yerine; yetersiz gerekçeyle mahkumiyet kararları verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... (... Oğlu), ..., ... ve ... müdafii, sanık ... (... Oğlu) müdafii, ... Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısı ve katılanlar ..., ... ve ... vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, CMK’nın 304/2-a maddesi gereğince dosyanın gereğinin ifası için ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesine gönderilmesine, 10.05.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.