10. Hukuk Dairesi 2015/15103 E. , 2018/4994 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, yapılan yargılama sonucu ilamında belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı ve davalılardan Kurum ile davalı ... avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı, 15.11.1974 tarihinden 1996 yılına kadar arasında aralıksız olarak davacıya ait zeytinyağı fabrikasında çalıştığının tespiti istemine ilişkin olup; mahkemece, davacının kuruma bildirilen günler dışından 2814 gün daha çalışmalarının tespitine karar verilmiştir.
İşveren; 5510 sayılı Kanun’un 12’inci maddesinde; ...sigortalıları çalıştıran... kişiler...” olarak tanımlanmış olup, hizmet tespitine yönelik davalarda, çalışma ilişkisinin nitelik ve süresinin belirlenmesi, bu yöndeki işyeri bilgi ve belgelerine ulaşılması, bir başka anlatımla, davanın sübutu, kanıtlama yükümlülüğü ve verilen kararın infazı açısından, husumetin kendisine yöneltilmesi zorunlu olan kişidir.
Dava konusu sübjektif hak (dava hakkı) ile taraflar arasındaki ilişkinin varlığı medeni usul hukukumuzda "sıfat" olarak tanımlanmakta ve bir davada taraf olarak gösterilen kişilerin o dava ile ilgili kimseler olması zorunlu bulunmaktadır. Sübjektif bir hakkı dava etme yetkisi (dava hakkı) kural olarak o hakkın sahibine aittir. Bir hakka ilişkin davada davacı olma sıfatı da hakkın sahibine ait bulunmakta ve buna aktif husumet denilmektedir. Sübjektif hak kendisinden istenebilecek olan kişi de o hakka uymakla yükümlü olan kimse olup, bu da pasif husumet (davalı sıfatı) olarak adlandırılmaktadır. Sübjektif hak sahibi ile o hakka uymakla yükümlü bulunan kişinin kimler olduğunun belirlenmesi, bunun neticesinde, dava açan veya aleyhine dava
./..
açılan kişiler, o davada davacı veya davalı olarak taraf sıfatına sahip değillerse, mahkemece dava konusu hakkın esası hakkında inceleme yapılmaksızın davanın sıfat yokluğundan reddedilmesi gerekmektedir. Taraf sıfatı (husumet) ve sıfat yokluğu, davada taraf olarak görünen kişiler arasında dava konusu hakkın doğumuna engel olan bir itiraz niteliğinde olup, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 187. maddesinde (HMK. m.116) yer alan ilk itirazlardan olmadığından davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi, taraflarca ileri sürülmese dahi, gerek, mahkemece, gerekse, Yargıtay"ca tarafların bu yönde bir savunmalarının olup olmadığına bakılmaksızın kendiliğinden nazara alınır.
Açıklamalar ışığında eldeki dava incelendiğinde, Mahkemece 81432.09 sicil nolu ... Dış Ticaret A.Ş. işyerinde 1989/3 döneminde (Eylül, Ekim, Kasım, Aralık )46 gün olmak üzere tespit kararı verilmiş ise de, davacının dilekçesinde davalı ...’a ait olduğunu belirttiği, fakat husumet yöneltilmediği anlaşılan dava dışı ... Dış Ticaret A.Ş. nezdinde çalıştığına dair iddia karşısında, Hukuk Muhakemeleri Kanunu 124. maddesi gereğince husumetin usulünce ... Dış Ticaret A.Ş.’ye yöneltilmesi ile bu davalının göstereceği bütün deliller toplandıktan sonra, tüm deliller birlikte değerlendirilerek, varılacak sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
Mahkemece, yukarıda açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilerek, yapılacak inceleme ile hâsıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı ve davalılardan Kurum ile davalı ... avukatlarının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm sair yönleri incelenmeksizin, bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün sair yönleri incelenmeksizin yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacı ile davalılardan ..."a iadesine, 22.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.