1. Ceza Dairesi 2014/830 E. , 2014/974 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret, silahla tehdit, mala zarar verme, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, 6136 sayılı Yasaya muhalefet.
HÜKÜM : 1) 5237 sayılı TCK.nun 125/1, 125/4, 62, 53/1 maddeleri uyarınca 2 ay 27 gün hapis cezası.
2) 6136 sayılı Yasanın 13/1, 5237 sayılı TCK.nun 62, 52/2, 53/1, 54.maddeleri uyarınca 10 ay hapis, 500.TL adli para cezası, 3) 5237 sayılı TCK.nun 151/1, 62, 53/1 maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası.
4) 5237 sayılı TCK.nun 106/2-a, 62, 53/1. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası.
5) 5237 sayılı TCK.nun 106/1 ve 170/1-c maddeleri uyarınca ayrı ayrı ceza verilmesine yer olmadığına,
6) 5237 sayılı TCK.nun 86/2, 86/3-e maddeleri uyarınca yapılan yargılama neticesi beraat.
TÜRK MİLLETİ ADINA
A-) Oluşa ve dosya içeriğine göre, sanık ...’nın mağdur ...’nın işlettiği restorantta gittiği, masasına çağırdığı mağdurun geç gelmesine sinirlenerek rakı bardağını ve tabakları kırdığı, restoran çalışanları tarafından dışarı çıkartıldığı sırada mağdura hakaret ettiği, bekleyin geleceğim diyerek olay yerinden ayrıldığı, kısa bir süre sonra aracı ile tekrar geldiği, restoranın önüne çıkan mağdura hedef almadan yakınına doğru tabanca ile tehdit kastıyla 3 el ateş ettiği, mermilerin restoranın camekan ve çerçevelerine isabet ederek zarar verdiği olayda, mala zarar verme suçundan kurulan hükmün gerekçesinde sanığın tabanca ile tehdit kastıyla mağdura ateş ettiği sırada mermilerin mağdura ait restoranın camekan ve çerçevelerine isabet ederek kırık meydana getirmesi nedeniyle mala zarar verme suçundan cezalandırıldığının belirtildiği, bu gerekçeye göre TCK.nun 44. maddesi uyarınca sanığın silahlı tehdit suçundan cezalandırılması ile yetinilmesi gerekmekte ise de sanığın lokantanın içinde bardak ve tabakları kırması nedeniyle mala zarar verme suçunu işlediği anlaşılmakla, tebliğnamedeki bozma öneren düşünce benimsenmemiştir.
B-) Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...’nın silahlı tehdit, hakaret, mala zarar verme, 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçların niteliği tayin, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, kasten yaralamaya teşebbüs suçundan hakkında elde edilen delillerin hükümlülüğe yeter nitelik ve derecede bulunmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması ve tehdit suçlarından ceza verilmesine yer olmadığına kararı verilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin usule, suç niteliğine, tahrikin varlığına, temel cezada teşdit uygulanmasına, hükmün açıklanmasının geri bırakılması gerektiğine yönelen, katılanlar vekilinin vesaireye ilişen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle,
1-) Sanık hakkında kasten yaralamaya teşebbüs suçundan kurulan mahkumiyet, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması ve tehdit suçlarından kurulan ceza verilmesine yer olmadığına dair hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,
2-a) Silahlı tehdit suçundan kurulan hüküm yönünden;
TCK.nun 51. maddesinde 3 yıl ve daha az süreyle hapis cezasına mahkum edilen 65 yaşını bitirmiş olan kişilerin cezasının ertelenebileceği belirtildiği halde, suç tarihinde 65 yaşını bitirmiş sanık hakkında verilen hapis cezasının yasal engel olmamasına rağmen, sadece cezanın süresi neden gösterilerek yasal olmayan gerekçe ile ertelenmemesi,
b-) Hakaret, mala zarar verme, 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçlarından kurulan hükümler yönünden;
Nüfus kaydına göre suç tarihinde 65 yaşından büyük sanık hakkında TCK.nun 50/3 maddesi uyarınca bir yıldan az süreli hapis cezalarının, aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı olup, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin bu nedenle tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 19/02/2014 gününde oybirliği ile karar verildi.