Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/152
Karar No: 2020/4298
Karar Tarihi: 15.12.2020

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/152 Esas 2020/4298 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2017/152 E.  ,  2020/4298 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın tüm davalılar yönünden kabulüne, birleşen dava yönünden davalı ... yönünden kabulüne, ... ve ... yönünden reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde asıl davada davalılar ... ve ... vekili ile birleşen davada davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Asıl ve birleşen davada davacı vekili, müvekkili ile davalılar arasında 15895 ve 15934 sıra no.lu senetler ile taahhütnameler imzalanarak borcu ve faizi kabul ettiklerini ancak haklarında girişilen icra takiplerinde davalıların sundukları itiraz dilekçelerinde, senedi imzaladıklarını kabul etmekle borcu haksız olarak itiraz ettiklerini ileri sürerek, itirazın iptali ile icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Asıl davada davalılar ... ve ... vekili, takibe konu senedin kambiyo vasfı taşımadığını, zamanaşımına uğradığını, istenen faiz miktarının fahiş olduğunu, her iki senedin de aynı alacağa ilişkin olup, senedin yenilenerek sonraki senedin düzenlendiğini, müvekkillerinin davacı kooperatife borçlarının bulunmadığını savunarak, asıl davanın reddi ile kötüniyet tazminatının davacıdan tahsilini istemiştir.
    Asıl ve birleşen davada ..., satılan sulama sisteminin yetkili kişilerce kurulmadığını, sulama sistemini hiçbir şekilde kullanamadığını sulama sistemini götürmelerini istemesine rağmen götürmediklerini, diğer davalıların sorumluluğunun bulunmadığını savunarak, asıl ve birleşen davanın reddini istemiştir.
    Birleşen davada davalılar ... ve ... vekili, müvekkillerinin senette imzaları ve herhangi bir sorumluluklarının bulunmadığını savunarak, birleşen davanın reddi ile kötüniyet tazminatının davacıdan tahsilini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; takibe dayanak kambiyo senetlerinin zamanaşımına uğradığı ve bu vasıfları kaybetmiş olmakla birlikte, icra dosyalarındaki takibin genel haciz yoluyla takip şeklinde başlatıldığı, senedin delil olarak sunulduğu, senedin davalı ..."a satışı yapılan damlama sistemi ve eklerine ilişkin olduğu ve satım sözleşmesinde geçerli zamanaşımı süresinin 10 yıl olduğu ve henüz bu sürenin dolmadığı anlaşıldığından asıl davada davalılar ... ve ..."nın zamanaşımı def"ilerinin yerinde olmadığı, 06.08.2007 tarihli fatura ile davalı ..."ye damlama sulama sistemi satışının gerçekleştirildiği, fatura bedelinin 16.175,44 TL olduğu ve bu bedeli karşılayacak şekilde aynı tarihte 2 adet bono düzenlendiği, asıl davaya konu bonoda tüm davalıların müşterek ve müteselsil borçlu olarak imzalarının bulunduğu, birleşen davaya konu bono da ise sadece davalı ..."ın imzasının bulunduğu, asıl
    davada davalılarca borcun ödendiğine dair herhangi bir delil ibraz edilmediğinden ve yemin deliline de dayanılmadığından asıl davada tüm davalılar yönüden davanın kabulünün gerektiği, birleşen davada ise senette imzaları bulunmayan ve fatura da isimleri yazmayan davalılar Abdulgani ile Kenan yönünden davanın reddi ile bu davalılar lehine kötüniyet tazminatına hükmedilerek, sadece davalı ... yönünden akdi temerrüt faizi üzerinden takibin devamına karar verilmiştir.
    Kararı, asıl davada davalılar ... ve ... vekili ile birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir.
    1-5219 Sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucu Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu"nun (HUMK) 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 5236 sayılı Kanunun 19 uncu maddesiyle HUMK’na eklenen Ek-Madde 4’te öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2016 yılı için 2.190 TL’dir.
    Mahkemece, birleşen davada davacı aleyhine 1.510,75 TL kötüniyet tazminatına hükmedilmekle, yukarıda anılan madde hükmüne göre davacı tarafça aleyhine hükmolunan ve temyiz edilen kısım temyiz sınırının altında kalmaktadır. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 1989/3 esas, 1990/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden, birleşen davada davacı vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
    2-Asıl davada davalılar ... ile ... vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
    a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada davalılar ... ile ... vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    b-Olayda, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, takibe dayanak yapılan bono zamanaşımına uğrayarak kambiyo senedi vasfını yitirmiştir. Davalı borçluların takip tarihinden önce temmerüde düşürüldükleri de ispatlanamadığına göre; mahkemece takipten itibaren TBK’nın 88. maddesi uyarınca faize hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile zamanaşımına uğrayan bononun vade tarihi esas alınarak işlemiş faize hükmedilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, birleşen davada davacı vekilinin temyiz isteminin reddine, (2/a) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl davada davalılar ... ile ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2/b) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl davada davalılar ... ile ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile asıl davada hükmün davalılar ... ile ... yararına BOZULMASINA, peşin alınan harçların istek halinde iadelerine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 15.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi