Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/13509 Esas 2017/6145 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/13509
Karar No: 2017/6145
Karar Tarihi: 05.10.2017

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/13509 Esas 2017/6145 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2015/13509 E.  ,  2017/6145 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

    Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 135 ada 64 parsel sayılı 1.399.90 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeni ile arsa vasfı ile ... Köyü Tüzel Kişiliği adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ...; irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Türkiye Cumhuriyeti Anayasası"nın 141/3. maddesine göre; "Bütün mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması" zorunludur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297 ve 298. maddeleri de kararların gerekçeli olarak yazılmasını zorunlu kılmaktadır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297/1-c maddesi uyarınca gerekçenin; "tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri" göstermesi gerekir. Bir başka anlatımla; gerekçe okunduğunda, mahkemece verilen hükme nasıl ulaşıldığının anlaşılması gerekir. Böylece, davacı veya davalı sıfatıyla bir yargı organı önüne gelen kişilerin, hukuk devletinde yaşamanın doğal sonucu olarak hukuk güvencesi, adil yargılanma hakkı ve hukuki dinlenilme hakları uyarınca haklarında verilen kararlar yanında kararların hukuki süreci ve yargısı da denetlenebilir olur.
    Somut olayda; Mahkemece; dava konusu taşınmaz üzerinde davacıların ekonomik anlamda bir zilyetliği olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş olmakla birlikte, hükmün gerekçesi açıklanırken, dosya kapsamında yer almayan Nihat Üzüm isimli mahalli bilirkişinin dosya ile ilgisi olmayan beyanları da gerekçe kısmında gösterilmek suretiyle hüküm kurulmuştur. Yani, kararın gerekçe bölümünün bir kısmının temyize konu dava dosyası ile ilgisi bulunmadığı tartışmasızdır. Hal böyle olunca; gerekçeli kararın usulüne uygun olduğundan bahsedilemez. Açıklanan nedenlerle hükmün dosya kapsamına uygun olmayan gerekçe ile verilmiş olması nedeniyle, davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 05.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.