11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/5460 Karar No: 2017/7838 Karar Tarihi: 15.11.2017
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/5460 Esas 2017/7838 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın sahte senetleri düzenleyerek resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddiasıyla yargılandığı davada, delillerin birlikte değerlendirilmesi sonucu sanığın sahtecilik kastıyla hareket edip etmediğinin belirlenmesi gerektiğine hükmetti. Ayrıca suça konu senetlerin dosyada saklanması yerine icra dosyasına gönderilmesine karar verildi. Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, 5237 sayılı TCK’nın 53/3. maddesi uyarınca kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından aynı maddenin 1. fıkrasının c bendindeki hak yoksunluğunun uygulanamayacağı kararı verildi. Bu nedenlerle hükmün bozulmasına karar verildi. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53/3. maddesi, 53/1. maddesi c bendi ve 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi.
11. Ceza Dairesi 2017/5460 E. , 2017/7838 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
1-Sanığın sahte olarak düzenlediği senetleri ....’a vermek suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddia olunan kamu davasında; gerçeğin ve suça konu senetlerin katılanların bilgi ve rızaları üzerine düzenlenip düzenlenmediğinin tespiti bakımından, sanık tarafından katılanların yetkilisi olduğu şirketler adına daha önce imzalanıp ödenen çek ve senetler olup olmadığı araştırılıp, gerektiğinde çek ve senetlerin verildiği kişilerin de tanık olarak dinlenmesinden sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek, sanığın başlangıçtan itibaren sahtecilik kastıyla hareket edip etmediği belirlenip, ödemeden kaynaklanan güçlükler nedeniyle borca ve imzaya itiraz edildiğinin anlaşılması halinde senetlerin düzenlenmesi esnasında zarar verme bilinç ve iradesi bulunmayacağı gözetilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini yerine eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- Kabule göre de; a)Suça konu senetlerin dosyada delil olarak saklanması yerine icra dosyasına gönderilmesine karar verilmesi, b)Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53/3. maddesi uyarınca kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından aynı maddenin 1. fıkrasının c bendindeki hak yoksunluğunun uygulanamayacağının gözetilmemesi isabetsizliğinin, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.