11. Ceza Dairesi Esas No: 2016/5441 Karar No: 2017/7836 Karar Tarihi: 15.11.2017
Memur olmayan kimsenin resmi belgede sahteciliği - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/5441 Esas 2017/7836 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hakkında sahte belge ile hisse senedi satın alma suçundan kamu davası açılmıştır. Daha önceki bir kararda beraat ettiği anlaşılan sanık, diğer sanık yönünden verilen bozma kararı sonrası aynı suçtan dolayı verilen zamanaşımı nedeniyle düşme kararına itiraz etmiştir. Mahkeme, sanığın itirazının reddedildiğini belirtmiştir. Diğer sanıkların, sahte belge kullanarak hisse senedi sattıkları ve zamanaşımı süresinin dolmadığı belirtilen maddelere uygun sahtecilik suçu işledikleri ve cezalandırılmaları gerektiği kabul edilmiştir. Ancak, suç tarihinden karar tarihine kadar dolmadığı gözetilmediği için sanıkların düşürülmesine karar verilmiştir. Sonuçta, sanıklar hakkında açılan kamu davası zamanaşımı nedeniyle düşürülmüştür. Kararda 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 66/1-e, 67/4, 204/1-3 ve 342/2 maddeleri, 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddesi, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 102/3 ve 104/2 maddeleri ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8 maddesi yer almaktadır.
11. Ceza Dairesi 2016/5441 E. , 2017/7836 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Memur olmayan kimsenin resmi belgede sahteciliği HÜKÜM : Düşme
I- Sanık .... hakkında kurulan hükme yönelik sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde; Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 31.05.2004 tarih ve 2004/23170 E. sayılı iddianamesi ile sanık hakkında .... ve ....’na ait hisseleri sahte belgelerle 28.08.2001 tarihinde satın aldığı iddiası ile kamu davası açıldığı, Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 30.12.2004 tarih ve 2004/271-464 E. K. sayılı ilamı ile sanığın beraatine karar verildiği ve kararın Dairemizin 19.09.2007 tarih ve 2007/6971 E. sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği anlaşılmakla; diğer sanıklar yönünden verilen bozma kararı sonrası dosyanın Ankara Batı 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2005/348 E. sayılı dosyası ile birleştirilmesi üzerine sanık hakkında aynı eylem nedeniyle verilen zamanaşımı nedeniyle düşme kararı hukuken yok hükmünde olup temyizinin mümkün bulunmadığı cihetle, sanığın vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, II- Sanıklar.... ve.... hakkında kurulan hükümlere yönelik sanıklar müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Bozmaya uyularak yapılan yargılamada, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükümleri uyarınca; sanıkların sahte olarak düzenlettirdikleri Etimesgut Noterliği’nin 02.03.2001 tarih ve 8900 yevmiye nolu vekaletmesi ile 16.03.2001 tarihinde ....’e ait hisseyi ....’e sattıkları, yine sanıkların .... Noterliği’nin 14.03.2001 gün ve 05257 yevmiye numaralı sahte vekaletnameye dayanarak aynı arsanın diğer yarısına sahip olan ...’na ait hisseyi 16.03.2001 tarihinde ...’e sattıkları ve ...’in arsanın tamamını 28.08.2001 tarihinde ....’a devrettiği olayda, suç tarihinin 28.08.2001 olarak kabul edilmesi gerektiği, sanıkların eylemlerinin 765 sayılı TCK"nın 342/2 (5237 sayılı TCK"nın 204/1-3) maddelerine uygun sahtecilik suçunu oluşturacağı ve aynı Kanunun 102/3 ve 104/2. maddelerinde öngörülen zamanaşımı süresinin suç tarihinden karar tarihine kadar dolmadığı gözetilmeden vasıfta yanılgıya düşülerek yazılı şekilde 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e, 67/4. maddeleri gereğince düşme kararı verilmesi, Yasaya aykırı sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanıkların suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nın 102/3, 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleşmesi nedeniyle, aynı Kanunun 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak bu hususta karar verilmesi mümkün olduğundan, sanıklar hakkında anılan suçtan açılan kamu davasının 765 sayılı TCK"nın 102/3, 104/2 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 15.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.