Esas No: 2021/24883
Karar No: 2022/6806
Karar Tarihi: 10.05.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/24883 Esas 2022/6806 Karar Sayılı İlamı
6. Ceza Dairesi 2021/24883 E. , 2022/6806 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Nitelikli konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme ve tehdit
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Sanıklar ... ve ... hakkında nitelikli konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanıkların tekerrüre esas olduğu belirtilen ... 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 27.02.2009 tarih ve 2008/573-2009/85 E.-K. sayılı ilamlarında birden fazla hükümlülük kararı bulunması karşısında, en ağır cezayı içeren nitelikli hırsızlık suçuna ilişkin verilen “1 yıl 11 ay 10 gün” hapis cezasının tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmemiş ise de, 5275 sayılı Kanun’un 108/2. maddesinde “tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktar, tekerrüre esas alınacak cezanın en ağırından fazla olamaz” hükmü uyarınca tekerrüre esas alınacak miktarın infaz aşamasında belirlenebilecek olması nedeniyle, belirtilen bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, uyulan bozmaya, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanıklar ... ve ...’ın temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
II-Sanıklar ... ve ... hakkında tehdit suçundan; sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, uyulan bozmaya, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; tehdit suçunun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Müştekiler ... ile ...’ın kardeş, diğer müşteki ...’nın da ... ile ...’ın anneleri olduğu, üçünün aynı evde ikamet ettikleri, olay günü saat 03:00 sıralarında olay öncesinde müşteki ...'e talip olan sanık ...’un yanına arkadaşı olan diğer sanık ...’ı da alarak müştekilerin evine gittikleri, ısrarlı bir şekilde kapı zilini çaldıkları, müştekilerin kapıyı açmamaları üzerine sanıklardan ...’un tekme ile kapıyı kırdığı, sanık ...’ın müşteki ...’a hitaben “...ablanı dağa kaldırırım” şeklinde tehdit ettiği, müşteki ...’e hitaben “...seni dağa kaldırırım” dediği ve sanık ...’un müşteki ...’a hitaben “..senin bacını dağa kaldıracam” şeklinde tehditte bulunduğunun anlaşılması karşısında; sanık ...’ın müştekiler ... ve ...’e yönelik eyleminin ayrı ayrı iki kez olmayıp zincirleme suç hükümlerine göre 5237 sayılı TCK’nın 106/2-c ve 43/2. maddeleri, sanık ...’un müşteki ...’a yönelik eyleminin TCK’nın 106/2-c maddesi uyarınca “birden fazla kişi tarafından birlikte tehdit” suçuna uyduğu gözetilmeksizin, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik; müştekilerin 09.06.2014 tarihli celsede sanık hakkındaki şikayetlerinden vazgeçtiklerini belirtmeleri karşısında, 5237 sayılı TCK'nın 73/6. maddesi uyarınca sanıktan şikayetten vazgeçmeyi kabul edip etmediği sorularak, kabul etmesi halinde şikayetten vazgeçme nedeniyle sanık ... hakkında TCK’nın 151/1. maddesinin yollamasıyla 5237 sayılı TCK'nın 73/4 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleri uyarınca açılan kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
3-Sanıkların tekerrüre esas olduğu belirtilen ... 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 27.02.2009 tarih ve 2008/573-2009/85 E.-K. sayılı ilamlarında birden fazla hükümlülük kararı bulunması karşısında, en ağır cezayı içeren nitelikli hırsızlık suçuna ilişkin verilen “1 yıl 11 ay 10 gün” hapis cezasının tekerrüre esas alınması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ...’ın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen uygun kısmen aykırı olarak BOZULMASINA, sanıkların üzerlerine atılı tehdit suçu yönünden; 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK'un 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza miktarı bakımından kazanılmış haklarının korunmasına, 10.05.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.