15. Ceza Dairesi 2017/9021 E. , 2019/6762 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Beraat (ayrı ayrı)
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan .... ile Türk Hava Yolları arasında şirket personelinin İstanbul"a taşınacağına yönelik 20.03.2009 tarihinde özel bilet fiyat anlaşması yapıldığı, katılan şirket müdür yardımcısı sanık ... ile ... bürosu şefi sanık ..."in aralarında yaptıkları işbirliğiyle; THY ile yapılan anlaşmaya göre 99 USD olan indirimli biletleri ve promosyon olarak verilen (her on beş bilet alımı sonrasında bir adet) biletin ücretini... Ltd Ştine normal tarife üzerinden 177 USD bedel ile satılmış gibi göstererek, indirim tutarını ve her on beş bilet alımı sonrasında bir adet promosyon olarak verilen bilet bedellerinin parasını aralarında paylaştıkları, bu şekilde 20/03/2009 ile 15/05/2009 tarihleri arasında İstanbul ... uçuşlarından 78337 USD ve...İstanbul uçuşlarından 160238 USD haksız kazanç elde ederek paylaştıkları, bu durumun daha sonra ortaya çıkması üzerine sanık ..."ün işyerinden ayrılarak Türkiye"ye döndüğü, sanık Ahmet Irmak Tizer"in haksız olarak almış olduğu para karşılığında 15.000 USD"yi makbuz karşılığında ..."ne iade ettiği ve bu suretle sanıkların hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işledikleri iddia olunan olayda;
TCK’nın 11/1 maddesi uyarınca sanıkların ...’da işlediği iddia edilen atılı suçtan dolayı Türk kanunlarına göre cezalandırılabilmesi için sanıklar hakkında...’da hüküm verilmemiş olması koşulunun bulunduğu dikkate alınarak, ... adli makamları tarafından başlatılan soruşturma olup olmadığı, bu suç nedeniyle sanıklar hakkında dava açılıp açılmadığının, açıldı ise hüküm verilip verilmediğinin kesin olarak belirlenmesi, sanıklar hakkında kesinleşmiş hüküm verilmiş olması halinde kovuşturma şartı gerçekleşmeyeceği için davanın düşmesine karar verilmesi gerektiği, sanıklar hakkında hüküm verilmemiş olması halinde ise; sanık ..."in savunmasında, sanık ..."ün işlediği suçları ortaya çıkarmak amacıyla katılan şirket yetkilisi ... ile aralarında anlaşma yaptıkları ve bunun ... otelinde alınan ses kayıtlarında mevcut olduğuna ilişkin beyanı, katılan firmanın sanık ..."in suçu işlediği ancak zararı ödediğine yönelik beyanları arasındaki çelişki, sanık ..."ün anlaşmazlığın katılan şirketin sigortalarını yatırmaması nedeniyle çekmiş olduğu ihtardan kaynaklandığına ilişkin beyanları ve katılan şirket müdür yardımcısı/tanık ..."in şirket zararının 30.000 USD olduğunu beyan etmesi karşısında, gerçeğin hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından; katılan şirketin belirtilen dönemlerdeki konuya ilişkin bütün ticari defter, bilgisayar kayıtları, makbuz, irsaliye ve faturaları ile diğer hukuki belgeleri getirtilip, sanıkların banka hesapları da araştırılarak ilgili kayıtlar celp edildikten sonra, dosyada mevcut belge ve kayıtlarla birlikte dosyanın alanında uzman bilirkişi heyetine tevdii sağlanıp, katılan .... ile THY arasındaki sözleşmenin niteliği, sanıkların görev ve yetkileri, sanıkların satış işlemleri, tahsil ettiği ücretler ve sanık ..."ün suça konu bilet bedellerini THY şirketine ödeyip ödemediği, ödedi ise hangi miktarda ve tarihte ödediği, eksik ödeme olup olmadığı, söz konusu bilet bedellerinin ve miktarlarının şirket kayıtlarına girişinin yapılıp yapılmadığı, söz konusu bilet bedelleri farklarının ve promosyon biletleri bedellerinin sanıkların uhdesinde bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise zarar miktarının ne kadar olduğu hususlarında ayrıntılı ve denetime elverişli bir rapor alınması, sanıklar hakkında ekonomik ve sosyal durum araştırması da yapılarak, sanıkların suç tarihi itibariyle gelir-gider durumunda artış olup olmadığının belirlenerek, sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik inceleme ile sanıklar hakkında yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 17/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.