11. Hukuk Dairesi 2015/6362 E. , 2016/2821 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ...3.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 06/11/2014 tarih ve 2008/166-2014/260 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Asıl davada davacı vekili, müvekkili şirket ile davalı arasında müzik albümü icra yapım sözleşmesi ve menejerlik sözleşmesi imzalandığını, davalının müvekkili ile yaptığı müzik albümü icra yapım sözleşmesine aykırı davrandığını, zira davalı sanatçının müvekkili ile olan sözleşmesi yürürlükte iken başka firmalarla albüm sözleşmesi yapmak için görüştüğünü, bu görüşmelerde müvekkili aleyhine beyanlarda bulunduğunu, sözleşmenin gizlilik ile ilgili 9. maddesini ihlal ettiğini, bu nedenle aynı sözleşmenin 10. maddesi uyarınca 250.000 USD cezai şart ödemesi gerektiğini, davalının müvekkili ile yaptığı diğer sözleşme uyarınca da, Türkiye"de veya dışında yapacağı her türlü sahne çalışmaları sonucu elde edeceği net kazancın %30"unu şirkete ödemeyi kabul etmesine rağmen katıldığı 60 konserden 45"inin payını müvekkiline ödenmediğini, bu alacağının 81.000 Euro olduğunu, ayrıca sözleşme hükmüne aykırılık olduğu için yine 250.000 USD cezai şart ödenmesi gerektiğini ileri sürerek toplam 763.789,60 TL"nin tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı-karşı davacı vekili, sözleşmeler imzalandıktan sonra davacı karşı davalı tarafça defalarca sözleşmenin ihlal edildiğini, menejerlik sözleşmesinden kaynaklanan yükümlülüklerini de yerine getirmediklerini, karşı tarafın sözleşmeye aykırı davranması sonucunda müvekkilinin cayma hakkını kullandığını ve sözleşmeden döndüğünü savunarak davanın reddini istemiş, karşı davasında da, imzalanan menejerlik ve müzik albümü icra yapım sözleşmesi gereğince, albüm yapımı ve harcamaları ile ilgili sözleşmenin 4. maddesine göre yükümlülük altında bulunmasına rağmen 08/02/2007 tarihinde müvekkilinin piyasaya çıkan ilk albümünün promosyon ve prodüksiyon çalışmalarına ilişkin masrafları, billboard reklamları ve ürün tanıtımı için 3.000 TL"nin sözleşmeye aykırı olarak müvekkilinden alındığını, yine sözleşmenin 4. maddesi kapsamında klip bütçelendirmesinin yarısının müvekkili tarafından verilen konserlerden elde edilen gelirle karşılandığını, müvekkilinden sözleşmeye aykırı olarak alınan 20.000 TL"nin müvekkiline iadesi gerektiğini ve menejerlik sözleşmesi kapsamında müvekkilinin gelirlerinin net gelir üzerinden alınması gerekirken brüt ücret üzerinden alındığını bu bedellerden de şimdilik 10.000 TL olmak üzere toplam 33.000 TL"nin tahsilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalının ihtardaki beyanı yasada öngörülen süre sonunda sözleşmenin feshi sonucunu doğurabilecek ise de, henüz sözleşmenin geçerli olduğu dönemde davalı sözleşmede belirtilen maddelerdeki taahhütlerine uymak zorunda olduğu halde, dosyaya sunulan konser haberlerini gösterir bilgiler, basın haberleri ve yine albüm bilgilerinden anlaşıldığı üzere, sözleşmeye aykırı hareket ettiğinden, yapım sözleşmesinin 10. maddesinde belirtilen cezai şart koşullarının oluştuğunun kabulünün gerektiği, ancak taraflar serbest iradeleri ile sözleşmeyi imzalamış olsalar dahi dava açıldığı tarihte yürürlükte olan 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 161/son ve yeni Borçlar Kanunu"nun 182/son maddesinde belirtildiği üzere, cezai şart olarak belirlenen miktarın fahiş olması halinde, Hakim aşırı gördüğü ceza miktarını kendiliğinden indirilebileceği, sunulan delillere göre cezai şart miktarının 50.000,00 USD olarak kabulünün hakkaniyete uygun olduğu, ilk bilirkişi heyeti raporundaki muhasip bilirkişi incelemesinde tespit edildiği üzere davacı yanın davalı-k.davacıdan 44.603,00 TL alacak bakiyesinin olduğu gerekçeleriyle asıl davanın kısmen kabulü ile taktiren 50.000,00 USD"nin dava tarihi itibari ile karşılığı olan 60.650,00 TL cezai şart ile, taktiren 44.603,00 TL alacak olmak üzere toplam 105.253,00 TL"nin davalı-k.davacıdan alınarak davacı-k.davalıya verilmesine, fazla taleplerin reddine, karşı davaya yönelik iddialar ile ilgili net ve somut delil sunulmadığı gerekçesiyle de karşı davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı karşı davacı vekilinin karşı davaya yönelik tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, taraf vekillerinin asıl davaya yönelik aşağıdaki bent dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
3- Asıl dava, taraflar arasındaki yapılan 15/07/2005 tarihli “Müzik Albümü İcra Yapım Sözleşmesi” ile aynı tarihli “... Sözleşmesi”nden kaynaklanan alacak ve cezai şart istemine ilişkindir.
Asıl davada davacı vekili, davalının müvekkili ile yaptığı müzik albümü icra yapım sözleşmesine aykırı davrandığını, zira davalı sanatçının müvekkili ile olan sözleşmesi yürürlükte iken başka firmalarla albüm sözleşmesi yapmak için görüştüğünü, bu görüşmelerde müvekkili aleyhine beyanlarda bulunduğunu, sözleşmenin gizlilik ile ilgili 9. maddesini ihlal ettiğini, bu nedenle aynı sözleşmenin 10. maddesi uyarınca 250.000 USD cezai şart ödemesi gerektiğini, davalının müvekkili ile yaptığı diğer sözleşme uyarınca da, sanatçının Türkiye"de veya dışında yapacağı her türlü sahne çalışmaları sonucu elde edeceği net kazancın %30"unu şirkete ödemeyi kabul etmesine rağmen katıldığı 60 konserden 45"inin payının müvekkiline ödenmediğini, bu alacağının 81.000 Euro olduğunu, ayrıca sözleşme hükmüne aykırılık olduğu için yine 250.000 USD cezai şart ödenmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
Yani davacı taraf, 15/07/2005 tarihli “.....”ndeki gizlilik maddesinin ihlaline dayalı olarak 10. madde uyarınca cezai şart, “... Sözleşmesi”ne dayalı olarak da ödenmesi gereken konser payının verilmemesi nedeniyle alacak ve yine aynı nedenle cezai şart isteminde bulunmuştur.
Mahkemece, dosyaya sunulan konser haberlerini gösterir bilgiler, basın haberleri ve yine albüm bilgilerinden anlaşıldığı üzere, sözleşmeye aykırı hareket ettiğinden, yapım sözleşmesinin 10. maddesinde belirtilen cezai şart koşullarının oluştuğu, muhasip bilirkişi incelemesinde tespit edildiği üzere davacı yanın davalı-k.davacıdan 44.603,00 TL alacak bakiyesinin olduğu karar verilmiştir.
Oysa yukarıda açıklandığı üzere davacı iki farklı sözleşmeye dayalı olarak cezai şart isteminde bulunmuş olmasına rağmen mahkemece menejerlik sözleşmesine göre yapılan talep hakkında bir değerlendirme yapılmadığı gibi, yapım sözleşmenin 10. maddesinde belirtilen cezai şartın koşullarının oluştuğu gerekçesine yer verilmiş ise de bunun dışında bir açıklamaya yer verilmemiştir. Diğer taraftan, davacının alacak talebi davalı tarafça yapıldığı ancak davacıya sözleşme uyarınca verilmesi gereken payın verilmemesine dayalıdır. Yani ortada henüz kayıtlara girmemiş bir alacak bulunmaktadır. Zira davacı taraf da davalının hangi konseri nerede yaptığını, ne kadar ücret aldığını net olarak ortaya koymamıştır. Bu hususlara davacının yasal defterlerine göre bir alacak belirlemesi yapılan bilirkişi raporunun hükme esas alınması doğru bulunmamıştır.
Bu itibarla mahkemece öncelikle davacının talepleri özümsenerek, 15/07/2005 tarihli “Müzik Albümü İcra Yapım Sözleşmesi”ne dayalı olarak yapılan cezai şart talebine ilişkin olarak, davalı tarafın hangi tavır ve davranışının sözleşmenin gizlilik maddesini ihlal ettiği hususunun tartışılarak ortaya konulması ve bunun ardından bir aykırı davranışın tespiti halinde sözleşme uyarınca cezai şartın hükmolunması, “.... Sözleşmesi”ne dayalı olarak ödenmesi gerektiği iddia edilen konser payının verilmemesi nedeniyle talep edilen alacak yönünden de, davalı tarafından sözleşme kapsamında yapılan ve davacı tarafa bildirilmeyen konser olup olmadığı, varsa buna ilişkin bedellerin yine sözleşme kapsamında ödenip ödenmediği hususlarının araştırılması, bu nedenle talep edilen cezai şart hakkında bir değerlendirme yapılmaması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerden dolayı, davalı karşı davacı vekilinin karşı davaya yönelik bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan karşı davaya yönelik hükmün ONANMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin asıl davaya yönelik diğer temyiz itirazlarının reddine, (3) nolu bentte açıklanan nedenle taraf vekillerinin temyiz itirazının kabulü ile asıl davaya yönelik hükmün yukarıda yazılı nedenle taraflar yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin herbir taraftan alınarak yekdiğerine verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 01,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden karşı davada davalı/karşı davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden asıl davada davacı/karşı davalıya iadesine, 15/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.