Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/1825 Esas 2014/3343 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/1825
Karar No: 2014/3343
Karar Tarihi: 25.02.2014

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/1825 Esas 2014/3343 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Doğanşehir Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan davada, Kamulaştırma Yasasının değişik hükümleri uyarınca, taşınmaz malın idare adına tescili ve kamulaştırma bedelinin tespiti istenmiştir. Mahkeme davanın kabulüne karar vermiş, ancak kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 18. Hukuk Dairesi yapılan incelemeler sonucunda, mahkemenin taşınmazın niteliğini denetleyip saptamadan, sadece bilirkişi kurulu raporuna göre karar vermesinin doğru olmadığına ve Anayasa Mahkemesi'nin kamulaştırma bedelinin uzun süren yargılama sonunda belirlenmesinin Anayasa'nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlali olduğu kabul edilerek, taşınmaz malikinin zararını gidermek amacıyla dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihten, karar tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerektiğine hükmetmiştir. Bu kapsamda, kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri: Kamulaştırma bedelinin tescili için açılan davanın dört ay içinde sonuçlandırılmaması halinde, tespit edilen bedele bu sürenin bitiminden itibaren faiz uygulanması hakkındaki düzenleme, 6459 sayılı Kanunun 6. maddesiyle 2942 sayılı Kanunun 10. maddesine eklenmiştir.
18. Hukuk Dairesi         2014/1825 E.  ,  2014/3343 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Doğanşehir Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 09/05/2013
    NUMARASI : 2012/45-2013/89

    Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    1-Geri çevirme sonrasında ve mahkeme aşamasında gönderilmiş olan belediye başkanlığı yazılarında, dava konusu taşınmazın etrafında meskun alanlar bulunduğu belirtilmiş ise de mahkemece yapılan keşif sırasında tutanağa geçirilen gözlemde, taşınmazın boş tarım arazisi niteliğinde bulunduğu tespit edilmiş ancak etrafının meskûn olup olmadığı, yakınında bulunan meskûn alanlara mesafesi gibi hususlar gözlemde yer almamıştır.
    Mahkemece yerinde yeniden keşif yapılıp hakimin gözlemi de tutanağa geçirilmek suretiyle taşınmazın niteliği denetime olanak verecek biçimde araştırılıp saptanmadan, arsa nitelendirmesi ile değerlendirme yapan bilirkişi kurulu raporuna göre karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
    Ayrıca;
    2-Anayasa Mahkemesi 1. Bölümünün 19.12.2013 tarih ve 2013/817 sayılı kararında, kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davada uzun süren bir yargılama sonunda, dava tarihi itibarıyla belirlenen bedele hükmedilmesinin Anayasanın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiği kabul edilerek mal sahibine tazminat ödenmesi gerektiği belirtilmiştir.
    Yasa koyucu da, bu hak ihlalini dikkate alarak, 6459 sayılı Kanunun 6. maddesiyle 2942 sayılı Kanunun 10. maddesine eklenen fıkrada (yürürlük tarihi 30.04.2013) kamulaştırma bedelinin tescili için açılan davanın dört ay içinde sonuçlandırılmaması halinde, tespit edilen bedele bu sürenin bitiminden itibaren faiz uygulanmasına ilişkin düzenleme getirmiştir.
    Her ne kadar, getirilen bu faiz hükmü maddi hukuka ilişkin olup, aynı yasanın 29. maddesi gereğince yayımı tarihinden sonra açılacak davalara uygulanması gerekir ise de; 30.04.2013 tarihinden sonra açılacak davalar için yapılan bu düzenleme ile Anayasa Mahkemesinin makul süreyi aşan yargılamanın hak ihlali oluşturduğuna ilişkin kararı birlikte değerlendirildiğinde, 30.04.2013 tarihinden önce açılmış ve henüz kesinleşmemiş kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davalarında öngörülen dört aylık yargılama süresinin makul süre kabul edilerek, hakkaniyet gereğince taşınmaz malikinin zararının giderilmesi amacıyla dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihten, karar tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerektiğinden hükmün bozulması gerekmiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 25.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.