16. Hukuk Dairesi 2015/3488 E. , 2017/6104 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 925 parsel sayılı 287.000,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu ve vergi kaydı nedeniyle ... ve müşterekleri adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine kayıt miktar fazlasının Hazine adına tescili istemi ile davacılar.... ve. ... ise tapu kaydına dayanarak dava açmışlardır. Yargılama sırasında ... ve müşterekleri, satın almaya dayanarak davaya katılmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline, katılan davacılar ... ve arkadaşlarının talebi yönünden mahkemenin görevsizliğine, dosyanın görevli ve yetkili ... Asliye Hukuk Mahkemesi"ne gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece dava konusu taşınmazın davalı tarafın dayandığı tapu ve vergi kayıtlarının kapsamı içinde kaldığı, zilyetlikle iktisap koşullarının da gerçekleştiği kabul edilerek Hazinenin davasının reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmediği gibi yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar vermek için yeterli değildir. Davacı Hazine tespite esas alınan tapu kayıt miktar fazlasının Hazine adına tescilini talep etmiştir. Davalı tarafın tutunduğu tespite esas tapu kayıtlarının tesisi olan Şubat 299 Y. 45 sıra numaralı tapu kaydının yüzölçümü 80 dönüm olarak belirtilmesine rağmen gittileri olan K.evvel 302 tarih ve 62, Eylül 1930 tarih ve 10 sıra numaralı tapu kayıtlarının yüzölçümü 100 dönüme çıkartıldığı halde aradaki çelişkinin neden kaynaklandığı araştırılmamıştır. Bundan ayrı tespite esas Eylül 1930 tarih ve 10 sıra numaralı kayıtta 100 dönüm olan yüzölçümünün Hazinenin taraf olmadığı ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 11.09.1953 tarih ve 1951/1150 Esas sayılı kararı ile kayıt maliklerinden ....’in hasımsız açtığı dönüm tezyidi ve tashihen tescil davası ile miktarı 284 dönüme çıkartılmış olup, davalı Hazine bu davada taraf olmadığından Hazineyi bağlamayacağı kuşkusuzdur. Öte yandan davalı tarafın tutunduğu vergi kaydı 1937 tarihli olup, tespit tarihi olan 1954 tarihine kadar tespit maliklerinin iktisap sağlayan süreye ulaşan zilyetliğinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Başka bir anlatımla vergi kayıt tarihi ile tespit tarihi arasında 20 yıl dolmadığından vergi kaydına itibar edilmesi de mümkün değildir. Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için öncelikle tespite esas alınan tapu kayıtlarının tesisi ile tedavülleri arasındaki yüzölçüm farkının neden kaynaklandığı Tapu Sicil Müdürlüğü ile Tapu Arşiv Daire Başkanlığından ayrı ayrı sorulmalı, temin edilebilmesi halinde tespit tarihinden önceki zaman dilimi içerisinde farklı tarihlere ait hava fotoğrafı, bu hava fotoğrafları kullanılarak üretilmiş memleket haritaları ile en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları istenilerek dosya arasına konulmalıdır. Bundan sonra, 3 ziraat mühendisi, 1 jeodezi fotogrametri uzmanı ya da harita mühendisinden oluşacak bilirkişi heyeti ile mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi ve taraf tanıkları huzuruyla mahallinde yeniden keşif yapılmalıdır. Tespite esas tapu kayıtları gerek tesisi gerekse de tedavülleri değişebilir sınırlı olduğundan kayıt miktarı doğru tespit edilerek kaydın miktarı kadar, taşınmazın kuzey bölümünden ayrılmalı, kayıt miktar fazlası bölüm yönünden yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın kime ait olduğu, öncesinde kim tarafından kullanıldığı, kimden kime ne şekilde intikal ettiği, taşınmazın öncesinin ne olduğu, taşınmaz üzerindeki zilyetliğin başlangıcı, sürdürülüş biçimi, öncesinde tarla olarak kullanılıp kullanılmadığı, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması halinde imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman tamamlandığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, uzman ziraat mühendislerinden oluşan 3 kişilik ziraatçı bilirkişi kurulundan taşınmazın niteliğiyle ilgili ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, dava konusu taşınmazın her yönünden tüm özelliklerini gösterir fotoğrafları çektirilmelidir. Hava ve uydu fotoğrafları bilirkişilere bilimsel yöntemlerle inceleme yaptırılarak; kayıt miktarı dışında kalan taşınmaz bölümünün tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılmalı, davalı yararına tespit tarihinden geriye 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14. ve 17. maddelerinde öngörülen şartların gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılarak değerlendirilmeli, bundan sonra toplanan ve toplanmış tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Davacı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 05.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.