21. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/2562 Karar No: 2015/14010 Karar Tarihi: 18.06.2015
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2015/2562 Esas 2015/14010 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, Kurum tarafından babasından dolayı bağlanan ölüm aylığının kesilmesine ilişkin işlemin iptali ile borcu olmadığının tespiti istemiştir. Mahkeme, davacının isteğini kabul etmiştir. Ancak davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadan, davacının hem eşinden hem de babasından dolayı ölüm aylığı aldığı ve Kurumun babasından dolayı bağlanan ölüm aylığını iptal ettiği, yersiz ödenen borç da olduğu anlaşılmıştır. Uyuşmazlık, 506 sayılı Yasa kapsamında ölen koca ile anne veya babadan dolayı ayrı ayrı ölüm aylığı bağlanıp bağlanamayacağı hakkındadır. Mahkeme, 506 sayılı Yasaya eklenen geçici 91. madde gereğince, kız çocuklarının 06.08.2003 tarihinden önce bağlanan gelir ve aylıkların kendi çalışmaları dışında sosyal güvenlik kuruluşlarından gelir veya aylık almaları halinde kesilmeyeceğine karar vermiştir. Mahkemenin, 506 sayılı Yasaya göre davanın reddi yerine hüküm kurması nedeniyle, davalı Kurum vekilinin temyiz itirazları kabul edilmiştir. 506 sayılı Yasa'nın 68/VI. Maddesi gereğince, babasından ölüm aylığı alan kız çocuğunun evliliğin son bulması ile kocasından da aylık almağa hak kazanması halinde bu aylıklardan fazla olanı ödenecektir.
21. Hukuk Dairesi 2015/2562 E. , 2015/14010 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, Kurum işleminin iptali ile kesilen ölüm aylığının yeniden hesaplanması gerektiğinin ve Kuruma borcu bulunmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, davacının 506 sayılı Yasa kapsamında bulunan eşinden dolayı ölüm aylığı almakta iken aynı zamanda aynı yasa kapsamında bulunan babasından dolayı ölüm aylığı alması nedeni ile Kurumca babasından dolayı bağlanan ölüm aylığının kesilmesine ilişkin işlemin iptali ile borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacıya .. lı olan ve 14.05.1988 tarihinde vefat eden eşi ..."den dolayı 1.6.1988 tarihinden itibaren, yine .. lı olup 27.07.1983 tarihinde vefat eden babası ..."dan dolayı da 15.5.1988 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlandığı, Kurumca davacıya babasından dolayı bağlanan ölüm aylığının 5754 Sayılı Yasanın 34.maddesi ile değişik 54/a-5 maddesi uyarınca iptal edildiği ve aynı kanunun 96/b maddesi uyarınca iptal tarihinden geriye doğru 24.6.2008-23.7.2013 tarihleri arasında yersiz ödenen 38.598.87 TL faizsiz borç tahakkuk ettirildiği anlaşılmıştır. Uyuşmazlık 506 sayılı Yasa kapsamında ölen koca ile anne veya babadan dolayı ayrı ayrı ölüm aylığı bağlanıp bağlanamayacağı noktasında toplanmaktadır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 Sayılı Yasanın 68/VI. Maddesi hükmüne göre, babasından ölüm aylığı alan kız çocuğunun evliliğin son bulması ile kocasından da aylık almağa hak kazanması halinde bu aylıklardan fazla olanı ödenecektir. Öte yandan, 506 Sayılı Yasaya 02.07.2005 tarih ve 5386 sayılı Yasayla eklenen geçici 91.madde hükmü, kız çocuklarına 06.08.2003 tarihinden önce bağlanan gelir ve aylıkların kendi çalışmaları dışında sosyal güvenlik kuruluşlarından gelir veya aylık almaları halinde kesilmeyeceği yönündedir. 506 sayılı Yasaya eklenen geçici 91. maddesi 506 sayılı Yasa"nın 68. maddesini yürürlükten kaldırmamıştır. 06.08.2003 tarihinden önce de yasal engel nedeniyle kız çocuklarına her iki aylığın bağlanması mümkün değildir.Geçici 91. maddede sözü edilen gelir ve aylıklar daha önce yasal engel bulunmaması nedeniyle iki ayrı sosyal güvenlik yasası kapsamında bağlanan aylıklardır. Mahkemenin 506 sayılı Yasanın 68/VI maddesini gözardı ederek, davanın reddi yerine yazılı şekilde hüküm kurması isabetsiz olup bozma nedenidir. O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ :Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 18.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.