Esas No: 2019/23503
Karar No: 2020/7823
Karar Tarihi: 22.06.2020
Kamu görevlisine hakaret - görevi yaptırmamak için direnme - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2019/23503 Esas 2020/7823 Karar Sayılı İlamı
18. Ceza Dairesi 2019/23503 E. , 2020/7823 K.
"İçtihat Metni"
KARAR
Kamu görevlisine hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından sanık ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 125/1-3-a, 125/4, 265/1 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 2 ay ve 5 ay hapis cezaları ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Beyoğlu (Kapatılan) 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 15/10/2008 tarihli ve 2007/434 esas, 2008/478 sayılı kararının 25/11/2008 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresi içerisinde 02/09/2010 tarihinde kasten işlediği suçtan mahkûm edildiğinin ihbar edilmesi üzerine, hükmün açıklanmasına, 5237 sayılı Kanun’un 125/1-3-a, 125/4, 265/1 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 2 ay ve 5 ay hapis cezaları ile cezalandırılmasına ilişkin İstanbul 23. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/03/2019 tarihli ve 2018/607 esas, 2019/216 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
İstem yazısında: “Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 03/02/2014 tarihli ve 2013/23474 esas, 2014/2417 karar sayılı ilâmında da belirtildiği üzere; 5271 sayılı Kanun’un 231/8. maddesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması hâlinde, denetim süresi içinde dava zamanaşımının duracağı ve zamanaşımının denetim süresi içinde işlenen suçtan dolayı verilen hükümlülük kararının kesinleşmesi koşuluyla suçun işlendiği tarihte yeniden işlemeye başlayacağı nazara alındığında,
Dosya kapsamına göre,
1- 15/10/2008 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına konu suç tarihinin 20/09/2007, söz konusu kararın kesinleşme tarihinin 25/11/2008, denetim süresi içerisinde işlediği Bakırköy 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/120 esas sayılı kararına konu suç tarihinin ise 02/09/2010 olduğu, sanığın savunmasının alındığı 19/06/2008 tarihinde son olarak zamanaşımının kesildiği, 5271 sayılı Kanun"un 231/8-son cümlesi gereğince 25/11/2008 ila 02/09/2010 tarihleri arasında dava zamanaşımı süresinin durduğu, ikinci suç tarihi olan 02/09/2010 tarihinden itibaren kaldığı yerden işlemeye devam eden 8 yıl olağan dava zamanaşımı süresinin, hükmün açıklanmasına ilişkin kararın verildiği 12/03/2019 tarihinden önce dolduğu gözetilmeden, düşme kararı verilmesi yerine yazılı şekilde karar verilmesinde,
2- Kabule göre de, takdiri indirim nedeninin her bir hüküm yönünden ayrı ayrı değerlendirilip uygulanması gerekirken, sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçunda 5237 sayılı Kanun’un 62. maddesi uyarınca indirim uygulanmasına karşın, hakaret suçunda sanık lehine olan anılan madde hükmünün uygulanmamasında,
İsabet görülmemiştir.” denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme:
A. Bir numaralı talep açısından:
5237 sayılı TCK"nın 66. maddesinde: “1- Kanunda başka türlü yazılmış olan hâller dışında kamu davası;
a) Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektiren suçlarda otuz yıl,
b) Müebbet hapis cezasını gerektiren suçlarda yirmi beş yıl,
c) Yirmi yıldan aşağı olmamak üzere hapis cezasını gerektiren suçlarda yirmi yıl
d) Beş yıldan fazla ve yirmi yıldan az hapis cezasını gerektiren suçlarda on beş yıl,
e) Beş yıldan fazla olmamak üzere hapis veya adlî para cezasını gerektiren suçlarda sekiz yıl geçmesiyle düşer.” hükümleri yer almıştır.
Aynı Kanun"un 67. maddesinde ise:
“(1) Soruşturma ve kovuşturma yapılmasının, izin veya karar alınması veya diğer bir mercide çözülmesi gereken bir meselenin sonucuna bağlı bulunduğu hâllerde; izin veya kararın alınmasına veya meselenin çözümüne veya kanun gereğince hakkında kaçak olduğu hususunda karar verilmiş olan suç faili hakkında bu karar kaldırılıncaya kadar dava zamanaşımı durur.
(2) Bir suçla ilgili olarak;
a) Şüpheli veya sanıklardan birinin savcı huzurunda ifadesinin alınması veya sorguya çekilmesi,
b) Şüpheli veya sanıklardan biri hakkında tutuklama kararının verilmesi,
c) Suçla ilgili olarak iddianame düzenlenmesi,
d) Sanıklardan bir kısmı hakkında da olsa, mahkûmiyet kararı verilmesi halinde, dava zamanaşımı kesilir.
(3) Dava zamanaşımı kesildiğinde, zamanaşımı süresi yeniden işlemeye başlar. Dava zamanaşımını kesen birden fazla nedenin bulunması halinde, zamanaşımı süresi son kesme nedeninin gerçekleştiği tarihten itibaren yeniden işlemeye başlar.
(4) Kesilme halinde, zamanaşımı süresi ilgili suça ilişkin olarak Kanunda belirlenen sürenin en fazla yarısına kadar uzar.” hükümleri yer almaktadır.
Ayrıca, 5271 Sayılı CMK’nın 231/8. maddesinin c bendinde ise: “Denetim süresi içinde dava zamanaşımı durur.” hükmü yer almaktadır.
İncelenen dosyada;
Sanık ...’in, 20/09/2007 tarihlerinde işlediği hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçları nedeniyle İstanbul 23. Asliye Ceza Mahkemesince kovuşturmanın yapılarak sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, bu kararların 25/11/2008 tarihinde kesinleştiği, sanığın denetim süresi içerisinde 02/09/2010 tarihinde suç işlemesinden dolayı ihbar üzerine hükümlerin 12/03/2019 tarihinde açıklandığı anlaşılmıştır.
Sanık hakkında 1 yıl 9 ay 7 günlük durma süresi de göz önüne alındığında, yargılama sürecinde olağan dava zamanaşımı süresi olan 8 yıllık sürenin dolmasıyla TCK’nın 66/1-e, 67 ve CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince davaların düşürülmesine karar verilmesi gerekirken mahkumiyet hükümleri kurulması hukuka aykırıdır.
B. İki numaralı talep açısından:
Sanık hakkında takdiri indirim nedeninin her bir hüküm yönünden ayrı ayrı değerlendirilip uygulanması gerekirken, görevi yaptırmamak için direnme suçunda 5237 sayılı Kanun’un 62. maddesi uyarınca indirim uygulanmasına karşın, hakaret suçunda sanık lehine olan anılan madde hükmünün uygulanmaması da hukuka aykırı bulunmuştur.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
1- Hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından sanık ... hakkında, İstanbul 23. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/03/2019 tarihli ve 2018/607 esas, 2019/216 sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2- Bozma nedenine göre kararlardaki hukuka aykırılığın, CMK"nın 309. maddesinin 4-d fıkrası uyarınca Yargıtay tarafından giderilmesi gerektiğinden; sanık ... hakkında, hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından açılan KAMU DAVALARININ, CMK"nın 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, dosyanın Yüksek Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 22/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.