MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Sanıklar hakkında ayrı ayrı TCK"nın 157/1, 62/1, 52/2, 53/1-3, 54 maddeleri gereğince mahkumiyet


Dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılanı cep telefonundan arayan kişinin, katılanın banka hesabındaki paranının terör örgütü tarafından kullanıldığını ve hesapta bulunan parayı çekmesi gerektiğini söylediği, telefondaki kişiye inanan katılanın 20.000 TL parayı çekerek sanık ... hesabına gönderdiği, sanık ... tarafından çekilen paranın sanıklar ... ve ...’ya verildiği, bu suretle sanıkların dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda;
1- Sanıklar ... ve ...’nın mahkumiyetlerine yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde,
Sanık ifadeleri, katılan beyanı ve üm dosya kapsamına göre sanıkların mahkumiyetlerine yönelik mahkemenin kabulünde isabetsizlik görülmemiş olup, sanıklar ... ve ...’nın kendilerine yapılan uzlaşma tebligatına cevap vermedikleri anlaşılmakla, katılana ulaşılması halinde dahi, sanıkların tebligata cevap vermemeleri nedeniyle uzlaşma işlemlerinin sonuçsuz kalacağı gözetilerek tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
Bozmaya uyularak apılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanıklar müdafilerinin temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
2- Sanık ...’nın mahkumiyetine yönelik temyiz talebinin incelenmesinde,
Katılanın 07/05/2013 tarihli dilekçesinde adresini, ... olarak belirtmesine rağmen, ...adresine tebligat çıkarıldığı ve katılanın adreste tanınmadığı belirtilerek tebligatın iade edildiği, sanık ... hakkında da uzlaştırma tebligatının iade geldiği ve uzlaştırma işlemlerinin sonuçsuz kaldığı anlaşılmakla, dosyanın usulüne uygun uzlaştırma işlemlerinin yapılması amacıyla uzlaştırma bürosuna gönderilmesi gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde sanık hakkında mahkumiyet hükmü kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükmün BOZULMASINA, 17/06/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.