11. Hukuk Dairesi 2015/8006 E. , 2016/2782 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada .... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 20/05/2014 tarih ve 2013/280-2014/133 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirketin 2006-2007-2008 yıllarına ilişkin genel kurul toplantısının 28/07/2009 tarihinde yapıldığını,....,..., ..., ..., ..., ... ve..."in davalı şirketin ortakları olduğunu, gündemin 4. maddesinin şirketin 2006-2007-2008 yıllarına ait bilanço, kâr zarar tablolarının okunması ve onaylanmasına ilişkin olduğunu genel kurul toplantısında onaylanan bilançonun gerçeğe aykırı olduğunu ve iptali gerektiğini, gündemin 5. maddesi ile ilgili olarak genel kurul toplantısında yönetim kurulunun ibra edilmesi ile ilgili olduğunu, bazı yönetim kurulu üyelerinin kendileri hakkında yapılan ibra oylamasında oy kullandıklarını, bunun TTK"nın 374/2. maddesine açıkça aykırı olduğunu, gündemin 6. maddesinde ise davalı şirket ortaklarının adına açılmış ve açılacak olan tüm davalara hak ve menfaatleri açısından davalı şirketin müdahil olacağının karara bağlandığını ancak bu madde ile de hak arama özgürlüğünün kısıtlandığını ileri sürerek davalı şirketin 2006-2007-2008 yıllarına ait 28/07/2009 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan 4-5-6 nolu kararların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, 28/07/2009 tarihli genel kurul toplantısında onaylanan bilançonun doğru ve gerçeğe uygun olduğunu, şirketin gerçek durumunu ortaya koyduğunu, yönetim kurulu üyelerinin ibra edilmesine ilişkin 5. madde ile 6. maddeyle alınan ortakların adına açılmış ve açılacak tüm davalara hak ve menfaatleri açısından da davalı şirketin müdahil olması kararlarının gerekli ve yeterli çoğunluğun sağlanması ile kabul edildiğini, alınan genel kurul kararlarında herhangi bir hukuka aykırılık olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Dairemizin 19/11/2013 tarihli bozma ilamına uyularak, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, denetçi Ramazan Eser"in T.T.K."nın 349. maddesi gereğince şirket yönetim kurulu üyeleri ile akrabalığı olması nedeniyle denetçilik görevini yapamayacağı veya akrabalık nedeniyle bu görevden kaçınması gerektiği halde denetçilik görevi yaptığı ve denetçilikten çekilmediği, şirkette yapılan yasaya aykırı işlemlerle ilgili davacının denetçiyi uyarmasına rağmen yasadan kaynaklanan denetim görevini yerine getirmediği, davacının
yasal hakkı olan bilgileri davacıya vermediği, davalı şirkette çifte kayıt tutulması yönündeki tespit ve uyarıyı dikkate almayarak kanuna aykırı olarak görevlerini yerine getirmediği, T.T.K."nın 353. maddesinde denetçilerin görevlerinin sayıldığı, olağan genel kurul toplantılarının yönetim kurulu tarafından yapılmaması halinde bu toplantılarının yapılmasını sağlama konusunda denetçinin yasadan kaynaklanan görevini yerine getirmediği, dolayısıyla denetçinin T.T.K"nın 353, 354 ve 364. maddedeki kanundan kaynaklanan görevlerini kanuna aykırı olarak yerine getirmediği ve ihmal ettiği, görevini kanuna uygun olarak yerine getirmeyen denetçinin ibrasına ilişkin alınan genel kurul kararının kanuna aykırılık nedeniyle yerinde olmadığı ve iptaline karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozmaya konu 28/07/2009 tarihli genel kurulunun 5. maddesinde alınan denetim kurulunun ibrasına ilişkin kararın iptaline karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 01,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 14/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.