14. Ceza Dairesi 2014/10778 E. , 2015/363 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı (sanık ... ve ... ... hakkında 2"şer kez, sanık ... ve ... hakkında 1"er kez), kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (sanık ... ve ... ... hakkında 2"şer kez, sanık ... ve ... hakkında 1"er kez), kasten yaralama (sanık ..., ... ve ... hakkında 1"er kez), silahlı tehdit (sanık ... hakkında 1 kez)
HÜKÜM : Sanık ...’in 19.03.2008 tarihli eylem nedeniyle beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı ile kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkûmiyetine, 11.11.2007 tarihli eylem nedeniyle çocuğun nitelikli cinsel istismarı ile kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından beraatine, sanıklar ... ..., ... ve ...’ın çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçlarından beraatlerine, sanık ... ...’in 11.11.2007 tarihli eylem nedeniyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan beraatine, sanık ... ve ... hakkında kasten yaralama suçundan açılan kamu davalarının düşmesine, sanık ...’ın tehdit suçundan beraatine, sanıklar ... ..., ... ve ... hakkında 19.03.2008 tarihli eylem nedeniyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, mağdurenin yaşının düzeltilmesine
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, 28.06.2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda değişiklik yapan 6545 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemeler de gözetilerek dosya incelendi;
Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan açılan dava hakkında zamanaşımı süresi içerisinde hüküm verilmesi mümkün görülmüştür.
Kanuni süresinden sonra yapılması nazara alınarak sanık ... müdafiin duruşmalı inceleme talebinin, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 318. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin duruşmasız yapılmasına, mağdure ve vekilinin sanıklardan şikâyetçi olmadıkları ve kamu davasına katılmadıkları anlaşılmakla, mağdureye atanan zorunlu vekilin hükümleri temyiz etme hakkı bulunmadığından, zorunlu vekilin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 317. maddesi uyarınca reddine, sanıklar ... ..., ... ve ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararların, 5271 sayılı CMK.nın 231/12. maddesi karşısında itiraza tâbi olup temyizinin mümkün olmadığı, kararların merciince de itirazen incelendiği anlaşıldığından, sanık ... ... müdafii, sanıklar Naif ve ... müdafii ile O Yer Cumhuriyet Savcısının anılan kararlar yönünden temyiz istemlerinin reddiyle, incelemenin sanıklar ... ve ... müdafii, sanıklar ... ve ... ... müdafii ile O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz istemlerine göre, sanık ... hakkında 11.11.2007 ve 19.03.2008 tarihli olaylarla ilgili çocuğun nitelikli cinsel istismarı, aynı sanığın 19.03.2008 tarihli olayla ilgili kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ile sanıklar ... ..., ... ve ... hakkında 19.03.2008 tarihli olayla ilgili çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükümlerle sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanık ... hakkında 19.03.2008 tarihli olayla ilgili kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Mahkemenin kabulüne göre, babası olan sanık ... ..."in yanında kalan mağdurenin rızası dışında sanık ... ... tarafından teslim edilmek suretiyle sanıklar ..., ... ve ... tarafından zorla götürülüp, sanık ... tarafından yine rızası dışında zora dayalı olarak cinsel istismara maruz kaldığı
belirtilmesine rağmen, sanık ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan hüküm kurulurken TCK.nın 109/2. maddesi yerine, 109/1. maddesi uyarınca mahkûmiyet hükmü kurulması ve 109/5. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Delillerle iddia ve savunma, duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiilin eleştiri dışında unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, sanık ... müdafii ve O Yer Cumhuriyet Savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
Sanık ... hakkında 11.11.2007 ve 19.03.2008 tarihli olaylarla ilgili çocuğun nitelikli cinsel istismarı, sanıklar ... ..., ... ve ... hakkında 19.03.2008 tarihli olaylarla ilgili çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde ise;
Resmî bir sağlık kurumunda doğmadığı anlaşılan mağdure hakkında ... Devlet Hastanesince düzenlenen 27.03.2008 tarihli raporda, mağdurenin kemik gelişiminin 15 yaş ile uyumlu olduğunun bildirildiği, içerisinde radyoloji uzmanının bulunmadığı Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulunca düzenlenen 29.08.2008 tarihli raporda ise mağdurenin film çekilme tarihi olan 24.03.2008"de ve suç tarihlerinde 16 yaşı içerisinde bulunduğu, 16 yaşını bitirmediği, anılan her iki rapor arasında çelişki bulunduğu ve mağdurenin 10.12.1991 olarak düzeltilen yaşına göre nüfus kaydında 15.01.1992 doğumlu kardeşi Hülya ile arasında yaklaşık 2 ay süre olduğu, bu şekilde mağdurenin düzeltilen doğum tarihine göre nüfusa kayden engeli bulunduğunun anlaşılması karşısında, suçların oluşumlarına ve niteliklerini belirlemeye etkisi bakımından, mağdurenin daha önce yaşının belirlenmesine yönelik kemik grafilerinin celp edilerek tam teşekküllü bir hastaneden, içinde radyoloji uzmanının da bulunduğu sağlık kurulu raporu aldırılması, duraksama halinde Adli Tıp Kurumundan da görüş sorulup, mağdurenin suç tarihindeki yaşı bilimsel biçimde belirlendikten sonra sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
11.11.2007 tarihli olayla ilgili olarak, hükmün gerekçesinde sanık ..."in eyleminin reşit olmayanla cinsel ilişki suçunu oluşturduğu kabul edilerek, mağdurenin şikâyetçi olmaması nedeniyle düşme kararı verildiği belirtilmesine rağmen, hükümde bu sanık hakkında cinsel istismar suçundan beraat kararı verilerek, gerekçe ile hüküm arasında çelişki oluşturulması,
Kanuna aykırı, sanıklar ... ve ... ... müdafii ile O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.