Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13028
Karar No: 2017/1681
Karar Tarihi: 04.04.2017

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/13028 Esas 2017/1681 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2016/13028 E.  ,  2017/1681 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin ise reddine ilişkin olarak verilen karar taraflarca yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 04.04.2017 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat ... ile diğer temyiz edenler vekili Avukat ... geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
    -KARAR-

    Dava, çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu 6 parsel (13120 m2 tarla) sayılı taşınmazın kadastro tespitinde davacıların murisi olan ... adına tespit edildiği, üçüncü kişiler tarafından açılan tespite itiraz davasının esastan reddedilip taşınmazın (bu arada ... öldüğünden dolayı) ... mirasçıları adına tesciline karar verildiği ve 2003 yılında kesinleştiği; daha sonra eldeki davanın davacıları olan ... dışındaki mirasçıların paylarını üçüncü kişilere sattıkları, taşınmazda ... mirasçılarından eldeki davanın davacılarının paylarının halen mevcut olduğu; eldeki davanın davalısı ... tarafından, murisi ..."nin ..."den taşınmazın bir kısmını haricen(noter senedi ile) satın alması nedenine dayalı olarak ... mirasçıları aleyhine açılan 2004/543(sonradan 2007/418) es.s. tapu iptali-tescil davasında, satış senedinin belirsiz olması ve satış senedinde taşınmazın neresinin alındığının belitilmemiş bulunması nedeniyle davanın reddine karar verildiği, kararın derecattan geçerek kesinleştiği; açılan 2011/273 es.s. ikinci davanın da kesin hüküm nedeniyle reddedilip yine derecattan geçerek kesinleştiği anlaşılmaktadır.
    Diğer taraftan; 1976 tarihli harici satışa ilişkin noter senedi ile taşınmazın 2400 m²"sinin 54.000-tl"ye davacıların murisi ... tarafından davalının murisi ..."ye satıldığı hususu taraflar arasında çekişmesizdir.
    Davacılar ..., paydaşı bulundukları 6 parsel sayılı taşınmazın bir kısmını davalının işgal ettiğini, harici satın almaya dayanılarak açılan tapu iptali-tescil davasının da reddedildiğini ileri sürerek, el atmanın önlenmesine ve ecrimisile karar verilmesini istemişlerdir.
    Davalı ... , murisi olan ..."nin taşınmazın davaya konu edilen kısmını davacıların murisi olan ..."den haricen satın alındığını ve üzerine ev inşa ettirdiğini, ölümünden sonra da tüm mirasçılar tarafından kullanıldığını, kullanımlarının iyiniyetli olduğunu, ayrıca husumetin tüm mirasçılara yöneltilmesi gerektiğini belirtip davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davalının taşınmazdaki kullanımının hukuken geçerli bir nedene dayanmadığı ancak iyiniyetli olduğu gerekçesiyle el atmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
    Gerçekten de, harici satın alma olgusundan ötürü davalının iyiniyetli bulunduğu benimsenerek ecrimisil isteğinin reddedilmesinde ve yazılı şekilde harç ve vekalet ücretine hükmedilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davacıların temyiz itirazları yerinde değildir, reddine.
    Davalının temyizine gelince; hemen belirtilmelidir ki, tapulu taşınmazların mülkiyetinin naklinin 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun(TMK) 706., 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun(TBK) 237. ve 2644 sayılı Tapu Kanunu"nun(TK) 26. maddeleri hükümleri uyarınca resmi şekle bağlı olduğu, harici satışların mülkiyetin nakli yönünden geçersiz bulunduğu tartışmasızdır. Ne var ki, geçersiz sözleşmeye göre kayıt malikine bir bedel ödenmiş ise, ödeyen yararına hapis hakkı tanınması olanağı doğacağı 10.7.1940 tarih, 2/77 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında vurgulanmış, taşınmazı haricen temlik eden kişinin aldığı satış bedelini karşı tarafa ödemedikçe haricen satın alan kişinin taşınmazı terk etmesini isteyemiyeceği belirtilmiştir.
    Bunun yanında, TMK"nın 994. maddesi de; "İyiniyetli zilyet, geri vermeyi isteyen kimseden şey için yapmış olduğu zorunlu ve yararlı giderleri tazmin etmesini isteyebilir ve bu tazminat ödeninceye kadar şeyi geri vermekten kaçınabilir." hükmünü içermektedir.
    Somut olayda, davacıların murisi ... ile davalının murisi ... arasındaki harici satın alma olgusunun yukarıdaki ilkeler çerçevesinde halefleri olan tarafları da bağlayacağı açıktır.
    Öte yandan, davalı vekilinin 16.01.2014 tarihli dilekçesinde; davada yasal şartlar oluşmadığından bahisle davanın reddini talep etmesinin ve taşınmazın rayiç bedelinin ya da güncelleştirilmiş bedelinin kendilerine ödenmesi yönünde bir taleplerinin olmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte güncelleştirme ile ilgili bilirkişi raporunun yetersiz olup değerin düşük hesaplandığını belirtmesinin hapis hakkından vazgeçtikleri anlamını taşımadığı, davanın tümden reddini talep ettiklerini vurgulamak amacıyla yapılmış bir beyan olduğu kabul edilmek gerekir.
    Hal böyle olunca, 10.7.1940 tarih, 2/77 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında ve TMK"nın 994. maddesinde değinilen ilkeler çerçevesinde gerekli değerlendirme yapılarak davalı yararına hapis hakkı tanınmak suretiyle el atmanın önlenmesine karar verilmesi gerekirken, davalı vekilinin beyanlarına yanlış anlam yüklenmek suretiyle yazılı olduğu üzere hüküm kurulması isabetsizdir.
    Davalının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 02.01.2017 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden taraflardan davalı vekili için 1.480.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin karşı temyiz eden davacılardan alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 04.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi