MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi’nin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Kararda suç tarihinin 11.05.2014 yerine 13.05.2014 şeklinde sanığın yakalama tarihinin yazılmış olması ile sanığın zararı kovuşturma başladıktan sonra müştekiye ödemiş olduğu halde, sanık hakkında kurulan hüküm kısmında sehven sanığın kovuşturmanın başlamasından önce zararı ödediği şeklinde yazılmış olması ve TCK’nın 168/2. sevk maddesinin yazılmaması mahallinde düzeltilir yazım hatası olarak görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanığın soruşturma aşmasında alınan beyanları, kamera kayıtları ve 14.05.2014 tarihli görüntü inceleme tutanağı incelendiğinde hırsızlık olayının çay bahçesinin kapalı kısmında bina içinde gerçekleştiği anlaşılmakla, sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b maddesi kapsamında kalmasına rağmen sanık hakkında yazılı şekilde aynı yasanın 141/1 maddesinden uygulama yapılmak suretiyle eksik ceza tayini,
2-Sanığın müştekinin cebinden 200 TL para çaldığı anlaşılmakla, suça konu çalınan paranın değeri gözetildiğinde, şartları oluşmadığı halde sanık hakkında hükmedilen cezadan 5237 sayılı TCK.nun 145. maddesinin uygulanmak suretiyle eksik ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 19.11.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.