16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/2144 Karar No: 2018/3421 Karar Tarihi: 17.10.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/2144 Esas 2018/3421 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen 2018/2144 E., 2018/3421 K. sayılı kararda, sanığın silahlı terör örgütüne üye olduğu gerekçesiyle TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK'nın 53, 58/9, 62, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyetine karar verildiği görülmektedir. Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen hüküm temyiz edilmiş ancak temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığı için işin esasına geçilmiştir. Dosyanın incelenmesi sonucunda vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriği incelendiğinde, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği belirlenmiştir. Sanığın suç işlediği ve kanunda öngörülen suç tipine uygun şekilde mahkumiyet kararı verildiği sonucuna varılmıştır. Kararda geçen kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK'nın 53, 58/9, 62, 63.
16. Ceza Dairesi 2018/2144 E. , 2018/3421 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 53, 58/9, 62, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilme suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 17.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.