Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı - - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2014/6987 Esas 2015/330 Karar Sayılı İlamı

14. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/6987
Karar No: 2015/330
Karar Tarihi: 19.01.2015

Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı - - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2014/6987 Esas 2015/330 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanık hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan mahkumiyet hükmü vermiştir. Ancak, Adli Tıp raporlarında sanığın fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği hakkında kesin bir kanaat oluşmamıştır. Son raporda sanığın bu yeteneğinin geliştiği belirtilmiştir ve sanığın öykü anlatımındaki ifadesi de suçun farkında olmadığı yönünde olduğu için şüphe sanık lehine değerlendirilmelidir. Bu nedenle, TCK.nın 31/2 ve CMK.nın 223/3-a maddeleri uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Kanunlar: 6545 sayılı kanun, TCK.nın 31/2 ve CMK.nın 223/3-a.maddeleri, 5320 sayılı kanun ve 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi.

14. Ceza Dairesi 2014/6987 E. , 2015/330 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı,
HÜKÜM : Mahkûmiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, 28.06.2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda değişiklik yapan 6545 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemeler de gözetilerek dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığında, suç tarihinin 23.04.2007 yerine 01.01.2007 olarak yanlış yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün maddi hata kabul edilmiştir.
Suç tarihinde 12 yıl 7 aylık olan sanık hakkında Bakırköy Adli Tıp Şube Müdürlüğünce düzenlenen 11.11.2008 tarihli raporda, mevcut muayene bulguları ve dosya içeriğinden, sanığın fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneğinin yeterince gelişip gelişmediği hususunda kesin bir kanaat oluşmadığının belirtilmesi, Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulunun 28.06.2010 tarihli raporunun 12.11.2008 tarihli muayene kaydında ise, bu konuda bir tespite yer verilmemesi, aynı kurul tarafından suç tarihinden yaklaşık üç yıl sonra, sanık 16 yıl 11 günlük iken düzenlenen 28.05.2010 tarihli muayene kaydında ve raporun sonuç kısmında ise, sanığın atılı suçun hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin geliştiğinin bildirilmesi karşısında, sanığın 13 yaş içerisinde iken verilen raporda fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği hakkında kesin kanaate ulaşılamaz iken, sonrasında alınan ve sanığın rapor tarihi itibari ile 17 yaş içerisinde bulunduğu dönemde fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneğinin gelişmiş olduğunun belirtilmesi ve sanığın öykü anlatımında da kötü birşey olduğunu bilmeden evcilik oynadık şeklindeki beyanları karşısında bu hususun şüphede kaldığı, atılı eylemi suç olduğunu bilerek işlediğine ilişkin tespitin mümkün olmaması ve şüphenin sanık lehine değerlendirilmesi gözetilerek, hakkında TCK.nın 31/2 ve CMK.nın 223/3-a. maddeleri uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkûmiyet hükmü kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 19.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.