Özet:

İstanbul 13. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, başka bir suçtan tutuklu olan bir sanık, banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçundan da yargılanıyordu. Tetkik hakiminin başka bir cezaevinde görevli olması nedeniyle istinabe suretiyle sorgusu yapılacak olan sanık, ifadesini esas mahkemesi huzurunda vermek istediğini belirtti. Ancak sanık yokken yargılama yapılması kararı alınarak savunma hakkı kısıtlandı ve CMK'nun 196. maddesine aykırı davranıldı. Temyiz itirazları doğru bulunan karar, bu nedenle bozuldu. Bu kararda 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi de çiğnendi.
1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi: Bu maddede, sanığın savunma hakkının kısıtlanamayacağı, ifadesini vermeye hazır durumda olduğunda yargılamanın yapılması gerektiği belirtilmektedir.