Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/14507 Esas 2016/2742 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/14507
Karar No: 2016/2742
Karar Tarihi: 14.03.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/14507 Esas 2016/2742 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalıya borç verdiği ve karşılığında bono aldığını iddia ederek tahsilini talep etmiştir. Ancak davalı, bononun iptali ve borcu olmadığına dair menfi tespit davası açmış ve mahkemece davalının borçlu olmadığına ve bononun iptaline karar verilmiştir. Davacının bu kararın Yargıtay tarafından onaylandığına dair hiçbir itirazı bulunmadığı için davacının talebi reddedilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- Türk Borçlar Kanunu madde 178: Konusu para olan borçlar, kambiyo senetleriyle ödenir.
- Türk Ticaret Kanunu madde 673: Bono, bir borcun yerine getirilmesini vaat eden ve belirli bir süre içerisinde ödeme taahhüdünde bulunan, kayıtsız şartsız ve bedelsiz bir senettir.
11. Hukuk Dairesi         2015/14507 E.  ,  2016/2742 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada .... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 23/12/2014 tarih ve 2014/73-2014/560 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalıya borç verdiğini, borç karşılığı olarak bono aldığını, 5.1.2011 vadeli 20.445,00 TL bedelli bono nedeniyle.... İcra Müdürlüğü"nün 2011/2181 sayılı dosyasında davalı hakkında takip başlatıldığını, davalının takibe konu senedin iptali ve borçlu olmadığının tespiti için dava açtığını, bu davanın yapılan yargılaması sonucunda davalı ..."un bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verildiğini, verilen kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiğini, ancak müvekkilinin davalıdan alacaklı olduğunu, davalının sebepsiz zenginleştiğini, bononun bu davada yazılı delil başlangıcı mahiyetinde olduğunu ileri sürerek 20.445,00 TL"nin vade tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacıya borcun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı tarafından açılan menfi tespit davasında davalının dava konusu yapılan bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve bononun iptaline karar verildiği, söz konusu kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği, davacının davalıya borç verdiği hususunu ispatlayamadığı, gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 01,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 14/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.