1. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/20635 Karar No: 2017/1632
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2014/20635 Esas 2017/1632 Karar Sayılı İlamı
1. Hukuk Dairesi 2014/20635 E. , 2017/1632 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen el atmanın önlenmesi ve yıkım davası sonunda, yerel mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar vermek üzere sulh hukuk mahkemesine gönderilmesine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dava el atmanın önlenmesi ve yıkım isteğine ilişkindir. Davacı, maliki olduğu 302 parsel sayılı taşınmaza davalılardan ... tarafından elektrik direği dikilmek, diğer davalı kurum tarafından da enerji kullanımına izin verilmek suretiyle müdahale edildiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve yıkım istekleriyle Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açmıştır. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair verilen karar Dairece "...Davacı 6100 sayılı HMK"nn yürürlük tarihinden sonra 23.10.2012 tarihinde, tapu kaydına dayalı el atmanın önlenmesi ve kal isteğiyle dava açtığı anlaşılmakla bu tür davaların Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi mümkün olmadığından, davaya bakma görevi Asliye Hukuk Mahkemesine ait olup dava şartının yokluğu nedeniyle davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken aksi düşünce ile yazılı şekilde davanın esası hakkında karar verilmesi doğru değildir." gerekçesiyle karar bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda mahkemenin görevsizliğine, dosyanın ... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, dosyanın süresinde gönderilmesi talep edilmediğinden Asliye Hukuk Mahkemesince, HMK 20. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden ; bozma ilamı sonrası ... 3. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından 02.07.2013 tarihinde görevsizlik kararı verildiği, kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiği ancak, mahkemece her ne kadar 06.01.2014 tarihinde kesinleşme şerhi düzenlenmişse de daha sonra tavzih kararı ile kesinleşme tarihinin 06.02.2014 olduğuna karar verildiği ve davacı tarafından 13.02.2014 tarihinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talebinde bulunulduğu anlaşılmaktadır. Davacı tarafın dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine ilişkin talebi, HMK 20.maddesi uyarınca süresindedir. Mahkemece tavzih kararı gözetilmeksizin yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsizdir. Davacının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 03.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.