22. Ceza Dairesi Esas No: 2015/9185 Karar No: 2016/200 Karar Tarihi: 13.01.2016
Hırsızlık - Yargıtay 22. Ceza Dairesi 2015/9185 Esas 2016/200 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hakkında verilen hırsızlık suçundan mahkumiyet kararına yapılan temyiz başvurusu sonucunda, gece vaktinin güneşin batmasından bir saat sonra başladığına dair bilgiye dikkat çekilerek ceza türü ve süresine uygun hüküm verilmemesi, olayın işleniş şekline dair doğru bir değerlendirme yapılmaması ve adli para cezasının ödenmemesi durumunda doğrudan hapse çevrilmesinin mümkün olmayacağı kanuni düzenlemelerin göz ardı edilmemesi gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenlerle karar bozulmuştur. İlgili kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK 6. madde (gece vaktinin başlangıcı), TCK 143. madde (ceza türü ve süresine uygun verilmesi gerektiği), TCK 145. madde (malın değerinin az olması nedeniyle ceza miktarının belirlenmesi) ve 6545 sayılı Kanun'un 81. maddesi ile 5275 sayılı Kanun'un 106/3. maddesi (adli para cezasının ödenmemesi durumunda cezanın hapse çevrilmesinin mümkün olmaması ve kamuya yararlı işte çalıştırılma uygulaması).
22. Ceza Dairesi 2015/9185 E. , 2016/200 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, kararın nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Dosya kapsamına göre diğer temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Olay tarihi olan 21.10.2010 günü yaz saati uygulaması da gözetilerek güneşin 18.19"da battığı, TCK"nın 6. maddesi uyarınca gece vaktinin güneşin batmasından bir saat sonra başladığı, mağdur beyanı, 21.10.2010 tarihli tutanak içeriği ve tüm dosya kapsamına göre, olay gecesi 21.15 sıralarında mağaza içerisinden hırsızlık yapmaya çalışan sanığın eylemini geceden sayılan zaman diliminde gerçekleştirdiğinin anlaşılması karşısında, hakkında hırsızlık suçundan hükmolunan cezada TCK"nın 143. maddesi uyarınca uygulama yapılması gerektiğinin gözetilmemesi, 2-Oluşa ve dosya içeriğine göre, sanığın mağdurun sorumlusu olduğu mağaza içerisinden her biri 9,99 TL değerinde olan 2 adet şapkayı çalmaya çalıştığının anlaşılması karşısında, sanık hakkında, hırsızlık konusunu oluşturan malın değerinin az olması nedeniyle olayın işleniş şekli de dikkate alınarak, 5237 sayılı TCK"nın 145. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması, 3-28/06/2014 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 81. maddesi ile 5275 sayılı Kanun’un 106/3. maddesinde; “Hükümlü, tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet Savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarı hapis cezasına çevrilerek, hükümlünün iki saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verilir. Günlük çalışma süresi, en az iki saat ve en fazla sekiz saat olacak şekilde denetimli serbestlik müdürlüğünce belirlenir. Hükümlünün hakkında hazırlanan programa ve denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerilerine uymaması hâlinde, çalıştığı günler hapis cezasından mahsup edilerek kalan kısmın tamamı açık ceza infaz kurumunda yerine getirilir.” şeklinde düzenleme yapıldığının anlaşılması karşısında, sanık hakkında verilen 7.300 TL adli para cezasının ödenmemesi durumunda, doğrudan hapse çevrilerek infaz edilemeyeceği ve anılan düzenleme uyarınca gerekli işlemlerin yapılması gerektiğinin gözetilmesinde yasal zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı kanunun 8/1. maddesi yollamasıyla yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca sanığın ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkının korunmasına, 13/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.