1. Ceza Dairesi 2012/2238 E. , 2014/820 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama, çocuğu veya beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumdaki kimseyi öldürmeye teşebbüs
HÜKÜM : 1-TCK.nun 86/1, 86/3-e, 31/3, 62 maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası.
2-TCK.nun 82/1-e, 35, 31/3, 62/1, 63, 54 maddeleri uyarınca 6 yıl 8 ay hapis cezası.
1-Temyiz edenin sıfatı ve dilekçesinin içeriğine göre temyiz incelemesi, suça sürüklenen çocuk ..."ın "TCK"nun 6/1-b maddesi kapsamında çocuk mağdur ..."yü öldürmeye teşebbüs" ve "mağdur Yakup"u kasten yaralama" suçlarından kurulan hükümler yönünden yapılmıştır.
2-Suça sürüklenen çocuk ..."ın mağdur ..."ye yönelik eyleminden kurulan hüküm yönünden,
Dosya kapsamına ve kardeş olan mağdurlar Yakup ve ..."nün olaydan hemen sonra polise verdikleri birbirleri ile uyumlu ve oluşa uygun beyanlarına göre, taraflar arasında sanık ve grubunun başlattığı tartışma ve akabinde çıkan kavga sırasında öncelikle ..."ın, namlu kısmı 8,3 cm, sap kısmın 9,4 cm olan bıçakla, ..."yü sol kol, sol kasık, sol bel, sırt ve sağ göğüs bölgelerine toplam beş kez vurarak yaraladığı, mağdurun sağ göğüs bölgesine aldığı isabetin göğüs içinden hava birikimine ve hayati tehlikeye neden olduğu, bunun üzerine Yakup"un kardeşine
yapılan bu saldırıya engel olmak amacıyla ..."ı bıçakla bacağından basit şekilde yaralamasıyla birlikte, ..."ın, bu kez de Yakup"u sol bacağından bıçaklayarak hayati tehlikeye neden olmayacak şekilde yaraladığı, etraftan yetişenlerin müdahaleleri ile birlikte kavganın sonlandırıldığı olayda,
a-Suçta kullanılan bıçağın öldürmeye elverişliliği, hedef alınan vücut bölgeleri, darbe sayısı, sağ göğüs bölgesindeki yaranın niteliği ve engel halin varlığı gözönüne alındığında, eylemine bağlı olarak ortaya çıkan kastın öldürmeye yönelik olduğu anlaşılan sanığın fiilinin "öldürmeye teşebbüs" olarak nitelendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemiş, tebliğnamenin sanığın fiilinin "kasten yaralama" olarak nitelendirilmesi gerektiğine ilişkin bozma öneren düşüncesi benimsenmemiştir.
b-13 ile 20 yıl aralığında hapis cezası öngören TCK"nun 35. maddesinin uygulanması sırasında, mağdurda meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı ile uyumlu makul bir ceza yerine, yazılı biçimde yasal sınırın da altında kalarak 12 yıl hapis cezasına hükmedilmesi suretiyle eksik ceza tayini,
Aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
2-Toplanan deliller karar yerinde incelenip, suça sürüklenen çocuk ..."nın "mağdur ..."yü öldürmeye teşebbüs" ve "mağdur Yakup"u kasten yaralama" suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçların niteliği tayin, cezayı azaltıcı yaş küçüklüğü ve takdiri indirim nedenlerinin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde eleştiri, düzeltme ve bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, suça sürüklenen çocuk müdafiinin meşru savunmaya yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle,
a-"Mağdur ..."yü öldürmeye teşebbüs" suçundan kurulan hüküm yönünden,
Teşebbüs nedeniyle uygulanan Kanun maddesinin hükümde gösterilmemesi Kanuna aykırı ise de bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
Hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan "... takdiren ..." ibaresinden önce gelmek üzere "... TCK"nun 35. maddesi uyarınca ..." ibaresinin eklenmesine karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (ONANMASINA),
b-"Mağdur Yakup"u kasten yaralama" suçundan kurulan hüküm yönünden,
Suç tarihinde TCK"nun 6/1-b maddesi kapsamına göre hukuken "çocuk" ve daha önce hapis cezasıyla mahkum edilmemiş olan suça sürüklenen çocuk hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezasının, TCK"nun 50/3. maddesi uyarınca, aynı Kanunun birinci fıkrasında belirtilen seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinde zorunluluk bulunduğunun gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu sebeplerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 17/02/2014 gününde oybirliği ile karar verildi.