16. Ceza Dairesi 2020/7485 E. , 2021/2027 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma, Resmi belgede sahtecilik, Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık
Hüküm : 1-TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyete ilişkin hükme yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi.
2-... Başkanlığı vekilinin Kamu kurum kuruluşların zararına olarak dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik, silahlı terör örgütüne üye olma suçları yönünden istinaf isteminin CMK’nın 279/1-b maddesi uyarınca reddine dair karara yönelik yapmış olduğu temyiz başvurusunun CMK"nın 296/1. maddesi uyarınca reddine ilişkin 13.07.2020 tarihli ek karar
Temyiz edenler : Sanık ... müdafii, ... Başkanlığı vekili
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
I-) Katılan ... Başkanlığı vekilinin silahlı terör örgütüne üye olma, kamu kurum ve kuruluşların zararına olarak dolandırıcılık ve resmi evrakta sahtecilik suçları yönünden yaptığı temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Her ne kadar katılan ... Başkanlığının resmi belgede sahtecilik suçu yönünden katılma hakkı bulunduğu görülmüş ise de; Bölge Adliye Mahkemesinin,
katılan ... Başkanlığının sanığa atılı kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik ve silahlı terör örgütüne üye olma suçlarının nitelikleri itibarıyla doğrudan zarar görmemesi nedeniyle davaya katılmasına imkan bulunmadığından CMK"nın 279/1-b maddesi uyarınca verdiği istinaf başvurusunun reddine dair karar, anılan maddenin son cümlesine göre itiraza tabi olup temyizi mümkün bulunmadığından, ayrıca itiraz merciince de bu hususta bir karar verilmiş olduğu anlaşılmakla; katılan ... Başkanlığı vekilinin temyiz başvurunun reddine ilişkin ek kararın ONANMASINA,
II-) Sanık ... müdafiinin silahlı terör örgütüne üye olma suçuna yönelik temyiz talebinin incelemesinde;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ... müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak;
Sanık hakkında belirlenen temel cezanın, suçun niteliği gereği artırılırken artırım oranı doğru yapıldığı halde uygulama maddesinin 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi yerine 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi olarak gösterilmesi suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
Kanuna aykırı, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun CMK’nın 303/1-c. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hükmün A bendinin ikinci maddesindeki “3713 sayılı yasanın 5. maddesi” ibaresinin çıkarılarak yerine “3713 sayılı TMK’nın 5/1. maddesi” ibaresinin yazılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Ankara 29. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 09.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.