15. Hukuk Dairesi 2018/323 E. , 2018/827 K.
"İçtihat Metni"....
Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, eser sözleşmesinin davalı yüklenicinin kusuru sonucu feshi nedeniyle menfi zarar, fazla ödeme ve mahrum kalınan kira geliri alacaklarının tahsili için yapılan ilâmsız icra takibine itirazın iptâli ve takibin devamı istemine ilişkindir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma ilâmı gereğince inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin, aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Dairemizin uyulan 19.11.2015 tarih 2015/3280 Esas 2015/5865 Karar sayılı bozma ilâmının 2. fıkrasında davalı yüklenicinin hakettiği bedelin 5.000,00 TL olduğu kanıtlanan ödeme 6.550,00 TL olup fazla ödeme miktarının 1.550,00 TL olduğunun anlaşıldığı belirtildikten sonra, paragrafın son kısmında fazla ödeme 1.650,00 TL olarak maddi hata sonucu fazla yazılmıştır. Yerel mahkemece bozmaya uyulmuş ise de; maddi hatanın varlığı halinde, bozmaya uyulmuş olması usuli kazanılmış hak oluşturmaz. Bu nedenle hesaplanan fazla ödeme miktarının dosya kapsamına göre, 1.550,00 TL olmasına rağmen, mahkemece bozma ilâmında maddi hata yapıldığı hususu gözden kaçırılarak itirazın iptâline hükmedilen alacağın hesabında fazla ödemenin 1.650,00 TL olarak menfi zarar miktarına katılması doğru olmamıştır.
Yine Dairemizin bozma ilâmında menfi zararın istenebileceği de belirtilmiş olup, kalan işin yapılması için makul süredeki tespit edilen bedel ile davalı yerine başkasıyla sözleşme yapılsa idi, ödenmesi gereken bedel arasındaki farkın menfi zararı oluşturacağı belirtilmiştir. Mahkemece inşaat bilirkişisinden ek rapor alınmış ise de, inşaat bilirkişisi 09.05.2016 tarihli ek raporunda kalan işin 20 günde sözleşme koşullarında 2009 yılı
./..
s.2
....
fiyatlarıyla 2.500,00 TL harcanarak tamamlabileceğini belirtmiş olduğundan alınan ek rapor bozma ilâmına ve menfi zararın hesaplanması yöntemine uygun değildir.
Bu durumda mahkemece inşaat mühendisi teknik bilirkişiden sözleşmenin yapıldığı tarihte işin davalıya verilmeyip, başka bir yükleniciye verilmiş olsa idi fesih tarihinde kalan iş için bu 2. yükleniciye ödenmesi gereken bedel ile fesihten itibaren makul süre içerisinde kalan işin aynı koşullarla başka bir yükleniciye tamamlamak üzere verilmiş olması halinde 3. yükleniciye verilmesi gereken bedel bulunup kalan işin makul süre içerisinde başka bir yükleniciye yaptırılması halinde ödenmesi gereken bedel ile sözleşme tarihinde işin davalıya değil, başka bir yükleniciye verilmiş olması halinde kalan iş için ödenmesi gereken bedel arasındaki fark olan menfi zararın miktarı konusunda gerekçeli ve denetime elverişli ek rapor alınıp bu şekilde hesaplanacak menfi zarara (2.500,00 TL"den fazla olmamak üzere) fazla ödeme 1.550,00 TL eklenmek suretiyle bulunacak asıl alacak miktarı üzerinden itirazın iptâline karar verilmesi gerekirken, menfi zarar hesabı yapmayan bilirkişi raporuna itibar edilerek ve fazla ödeme miktarında bozma ilâmındaki maddi hata gözden kaçırılarak, yazılı miktarda asıl alacak üzerinden itirazın iptâline karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulüyle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 27.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
....