Kasten öldürme - 6136 sayılı Yasaya aykırılık - genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2012/2660 Esas 2014/789 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/2660
Karar No: 2014/789
Karar Tarihi: 17.02.2014

Kasten öldürme - 6136 sayılı Yasaya aykırılık - genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2012/2660 Esas 2014/789 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme kararında bir kasten öldürme davasının görüldüğü ve sanık Ali'nin suçlu bulunarak ceza alması gerektiği belirtiliyor. Ancak, savunmasında meşru savunma hakkını kullandığına dair ifadeleri doğru kabul edilen Ali'nin ceza verilmesine yer olmadığına karar veriliyor. Kararın gerekçesi, Ali'nin eyleminin meşru savunma sınırını aştığı ve bu nedenle ceza verilemeyeceği şeklinde açıklanıyor. Kararın detaylarına göre, Ali'nin arkadaşlarıyla birlikte buluşmak için ayarladığı talihsiz bir randevuda, aralarında tartışma yaşandığı ve olayın sonrasında maktul Ferhat'ın ölmesine sebep olan bir silahlı çatışmanın meydana geldiği görülüyor. 6136 sayılı Kanuna aykırılık ve genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarına ilişkin iddiaların savcılık tarafından atanmayan avukat tarafından dile getirilmesi nedeniyle reddedildiği anlaşılıyor. Kararda yer alan kanun maddeleri şöyle: 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/12. maddesi, Meşru müdafaa hakkı düzenleyen Türk Ceza Kanunu'nun 25/2 maddesi.
1. Ceza Dairesi         2012/2660 E.  ,  2014/789 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 1 - 2011/310815
    MAHKEMESİ : Denizli 1. Ağır Ceza Mahkemesi
    TARİHİ VE NO : 16/08/2010, 2009/24 (E) ve 2010/264 (K)
    SUÇ : Kasten öldürme, 6136 sayılı Yasaya aykırılık, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    1- Katılan Mülkinaz vekilinin yetkisi olmadığından duruşmalı inceleme isteminin CMUK.nun 318. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
    2- Sanık İbrahim hakkında mağdur Ali"yi kasten yaralama suçundan açılan dava ile ilgili olarak zamanaşımı süresi içerisinde karar verilmesi mümkün görülmüştür.
    3- Sanıklar Nusret, Murat, Mehmet, Abdurrahman, Hüseyin ve Yusuf hakkında kasten yaralama suçundan yapılan yargılama sonucunda verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar, 5271 sayılı CMK"nun 231/12. maddesi uyarınca itiraza tabi olduğundan inceleme dışı bırakılmış;
    6136 sayılı Yasaya aykırılık ve genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarına katılma mümkün olmadığından, katılan Mülkinaz vekilinin bu suçlara yönelen temyiz talebinin CMUK’nun 317. maddesi uyarınca reddine karar verilmiş;
    Temyiz edenlerin sıfatları ve dilekçelerinin içeriklerine göre temyiz incelemesi, sanık Ali hakkında maktül Ferhat’a karşı eyleminden kurulan ceza verilmesine yer olmadığına ilişkin hüküm yönünden yapılmıştır.
    4- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Ali"nin maktül Ferhat"a karşı eyleminin sübutu kabul, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, katılan vekilinin eksik inceleme sonucu hüküm kurulduğuna yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Tanık İsmail’in arkadaş olmak amacıyla tanık Emine"yi cep telefonundan birkaç kez aradığı, bu durumdan rahatsız olan Emine"nin olayı aralarındaki ilişkinin niteliği tam olarak anlaşılamayan sanık . Ali"ye anlattığı; Ali"nin, görüşme isteğini kabul etmiş gibi mesaj yazarak İsmail ile hayali bir buluşma ayarlamasını Emine"den istediği, bu şekilde Emine"nin ayarladığı buluşmaya Ali’nin arkadaşları Kadir ve Erol’u da yanına alarak Emine"nin arkasından gizlice gittiği, İsmail’in Emine ile buluştuktan sonra Ali ve yanındakileri farkedince kaçmaya başladığı, Ali"nin tabanca ile İsmail"i bir süre kovaladığı; ancak İsmail"in koşarak kaçabildiği, Ali"nin, Emine"den İsmail"in telefon numarasını alarak İsmail’i aradığı ve konuşmak istediğini söylediği, yakındaki internet kafeye girerek İsmail"i tarif ettiği ve nerede olduğunu sorup araştırdığı, konuşmaları duyan İsmail"in ağabeyi İbrahim"in, tanımadığı bu kişilerin aradığı şahsın kardeşi İsmail olduğunu anladığı ve gizlice İsmail"i arayarak durumu anlattığı, İsmail"den tabancayla kovalandığını öğrenen İbrahim’in yanına akrabası olan maktül Ferhat, Murat ve Yunus’u alarak dışarıda bekleyen Ali"nin yanına gittiği, İbrahim"in Ali"ye kardeşini neden aradıklarını sorması üzerine tarafların kavga etmeye başladıkları, yol kenarı olan olay yerinden çok sayıda araç geçtiği ve çevrede insan kalabalığının olduğu, kavgaya İbrahim"in tarafında daha sonra Hüseyin, Nusret, Abdurrahman ve Mehmet’in de dahil olduğu, bu kalabalığın tekme ve tokatla Ali ile yanındaki Erol"a vurmaya başladıkları, bu esnada Ali"nin tabancasını tekrar çıkararak kalabalık içerisinde ateş ettiği, merminin maktül Ferhat"ın göbeğinin altına isabet ettiği ve ölümüne sebep olduğu, Ferhat"ın yere yığılması üzerine kalabalığın başına toplandığı, çevreden başkaca insanların Ali"yi olay sonrasında da tartakladığı, olay sonrası da tartaklanmasına karşın Ali"nin sadece sol göz altında ve sırtında sıyrıklar olduğu ve bu yaralanmaların basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilir olduğunun anlaşıldığı olayda,
    Ali"nin kendisinin haksız eylemi sonucunda başlayan ve Ali"nin yaralanmasından da anlaşıldığı üzere yoğun olmayan saldırıyı o anki koşullara göre saldırı ile orantılı biçimde defetmek zorunluluğu içinde olmadığı, bu haliyle meşru savunmada sınırın mazur görülebilecek bir heyecan, korku ve telaş sonucu aşıldığının kabul edilemeyeceği, sanığın haksız tahrik altında kasten öldürme suçundan cezalandırılması yerine, hakkında TCK"nun 27/2. maddesi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi;
    Bozmayı gerektirmiş olup, katılan vekilinin, Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA), 17/02/2014 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.