Kasten yaralama - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/18088 Esas 2020/2532 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/18088
Karar No: 2020/2532
Karar Tarihi: 11.02.2020

Kasten yaralama - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/18088 Esas 2020/2532 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir kasten yaralama davasında verilen hüküm temyiz edilmiştir. Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddedildiği kararda, kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarına etkisinin belirtilmediği ve sanığın savunma hakkının kısıtlandığı belirlenmiştir. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi kararı ile 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edildiği hatırlatılarak sanığın belirli haklardan yoksun bırakılması gerektiği vurgulanmıştır. Bu nedenle hüküm, eksik inceleme ve gerekçe ile bozulmuştur.
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86, 87 ve 53. maddeleri kararda yer alan kanun maddeleridir. Kemik kırıklarının ceza artırımına etkisi ve belirli haklardan yoksun bırakılma gibi konular bu maddelerde düzenlenmektedir.
3. Ceza Dairesi         2019/18088 E.  ,  2020/2532 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Kasten yaralama
    HÜKÜM : Mahkumiyete dair

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
    1) Adli Tıp Kriterleri açısından kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarına etkisinin hafif (1) ile ağır (6) derece şeklinde sınıflandırılması ve 5237 sayılı TCK"nin 87/3. maddesinde kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisine göre cezanın en fazla (1/2) oranında artırılması öngörülmüş olması karşısında, müşteki ... hakkında Erzurum Adli Tıp Şube Müdürlüğünce düzenlenen 25.08.2015 tarihli adli raporda; yaralanmasının yüzünde sabit ize neden olmadığı tespiti yapılmasına rağmen, müştekideki kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisinin hangi derecede olduğunun belirtilmediği, bu nedenle tüm ... raporları ve tedavi evraklarının varsa grafilerinin en yakın Adli Tıp Kurumuna gönderilip, müştekideki kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etki derecesinin ne olduğu ve 5237 sayılı TCK’nin 86 ve 87. maddelerindeki ölçütlere göre yaralanmasının niteliği hususunda duraksamaya yer vermeyecek şekilde kesin raporu alındıktan sonra, sanığın hukuki durumun tespit ve tayini gerektiği gözetilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
    2) Sanık hakkında 5271 sayılı CMK"nin 226. maddesi gereğince, ek savunma hakkı tanınmadan, iddianamede gösterilmeyen 5237 sayılı TCK"nin 86/3-e. maddesinin uygulanması suretiyle sanığın savunma hakkının kısıtlanması,
    3) Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkum edilen sanık hakkında TCK"nin 53/1. maddesi uygulanmamış ise de, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edildiği hususu da nazara alınarak bu maddede belirtilen belirli haklardan yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle, 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı BOZULMASINA, CMUK’un 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 11.02.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.
















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.