Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/26177
Karar No: 2014/14127
Karar Tarihi: 07.04.2014

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2013/26177 Esas 2014/14127 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık hakkında müştekiye yönelik yaralama eylemi nedeniyle Sulh Ceza Mahkemesi tarafından verilen mahkumiyet kararı temyiz edilmiştir. Yapılan incelemede, sanığın diğer temyiz itirazlarının reddi kararlaştırılmıştır. Ancak, 5237 sayılı TCK'nın 53/1-c maddesinde yer alan hak yoksunluğunun infaz tarihine kadar geçerli olacağı hususu gözetilmeden karar verilmesi, hükmün bozulmasına neden olmuştur. Ayrıca, sanık hakkında tekerrüre esas alınan bir mahkeme kararının üzerinden zaman geçtikten sonra verildiği için tekerrüre hükmedilemeyeceği unutulmuştur. Sanığın haksız tahrik nedeniyle hareket ettiği açıkça belirtildiği halde, bu durum da dikkate alınmamıştır. 5237 sayılı TCK'nın 53/1-c maddesi hakkında ayrıntılı bilgi verilerek, hak yoksunluğunun sanığın alt soyu dışındaki kişiler için infaz tarihine kadar geçerli olduğu hatırlatılmıştır. Sonuç olarak, mahkeme kararı 5320 sayılı yasa ve 1412 sayılı CMUK hükümlerine göre bozulmuş, sanık için düzeltilmiş bir karar verilmiştir. Kanun maddelerinin tamamı 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53/1-a, b, c, d, e bentleri ile 29. maddesi ve 5320 sayılı Kanun ile 1412 sayılı CMUK'un
3. Ceza Dairesi         2013/26177 E.  ,  2014/14127 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü;
    1) Hakkında kurulan hükme yönelen sanık ..." in temyiz itirazlarının yapılan incelemesinde ;
    Sanığın diğer temyiz itirazlarının reddine , ancak;
    5237 sayılı TCK"nin 53/1-c maddesindeki hak yoksunluğunun TCK"nin 53/3. Maddesi uyarınca sanığın kendi alt soyu dışındaki kişiler bakımından infaz tarihine kadar geçerli olacağı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
    Bozmayı gerektirmiş sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca  isteme uygun BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK"un 322. maddesi gereğince, müştekiye yönelik yaralama eylemi bakımından sanık hakkındaki (A) numaralı hükmün TCK"nin 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin numaralı paragrafının hükümden çıkarılarak yerine gelmek üzere  “5237 sayılı TCK"nin 53/1-a, b, c, d, e bentlerinde yazılı hakları kullanmaktan mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, TCK"nin 53/1-c maddesinde yazılı velayet, vesayet ve kayyımlığa ait yetkileri kendi alt soyu üzerinde kullanmaktan TCK"nin 53/3. maddesi hükmü gereğince şartla tahliye tarihine kadar yoksun bırakılmasına” ibaresinin eklenmesine diğer kısımların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    2) Hakkında kurulan hükme yönelen sanık ..." nun temyiz itirazlarının yapılan incelemesinde ;
    Sanığın diğer temyiz itirazlarının reddine , ancak;
    a) Sanık hakkında tekerrüre esas alınan Sulh Ceza Mahkemesinin 19.07.2010 tarih 2010/63 Esas-2010/478 Karar sayılı ilamının miktar ve tarih itibariyle verildiği anda kesin nitelikte olması karşısında 5237 sayılı TCK"nin 58. maddesi hükmünce tekerrüre hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,

    b) Sanığın beyanında müştekinin kendisine saldırdığını ve tırnakladığını beyan etmesi, sanık hakkında tanzim olunan 27.10.2010 tarih 2283 sayılı adli muayene raporunda sanığın sol yanağında tırnakla uyumlu eski çizik bulunduğunun belirtilmesi ve ilk haksız hareketin kimden geldiğinin kesin olarak tespit edilememesi karşısında sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesi hükmünce haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeyerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
    c) 5237 sayılı TCK"nin 53/1-c maddesindeki hak yoksunluğunun TCK"nin 53/3.maddesi uyarınca sanığın kendi alt soyu dışındaki kişiler bakımından infaz tarihine kadar geçerli olacağı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
    Bozmayı gerektirmiş sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca CMUK"un 326/son maddesince sanığın kazanılmış hakkı dikkate alınarak isteme uygun BOZULMASINA, 07.04.2014 gününde oy birliğiyle karar verildi.   











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi