Vergi usul kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/2668 Esas 2017/7595 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/2668
Karar No: 2017/7595
Karar Tarihi: 08.11.2017

Vergi usul kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/2668 Esas 2017/7595 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen 2016/2668 E. ve 2017/7595 K. sayılı kararda, vergi usul kanununa muhalefet suçuyla ilgili olarak sanıkların yargılandığı belirtilmiş. İki sanığın da şirketi beraber kurdukları ancak kısa bir süre sonra birinin şirketten ayrıldığı, diğerinin ise devam ettiği ifade edilmiş. Ancak, faturaları kullananların hangi hukuki ilişkiye dayanarak, kimden aldıklarının araştırılması ve sanıkların şirket faaliyetleriyle ilgili beyanname, fatura veya belge düzenleyip düzenlemediklerinin araştırılması gerektiği vurgulanmış. Sanık ... hakkında beraat, sanık ... hakkında ise mahkumiyet hükmü verilmiştir. Bunun yanı sıra, 5271 sayılı CMK'nın 225. maddesi uyarınca iddianamenin dışına çıkılarak açılan davanın hüküm kurulması mümkün olmadığı belirtilmiş. Ayrıca, sanık ... hakkında yargılamada 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi uygulanmasının Anayasa Mahkemesi tarafından yeniden değerlendirilmesi gerektiği ifade edilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- Vergi Usul Kanunu
- 213 sayılı Yasa
- 5271 sayılı CMK'nın 225. maddesi
- 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi
- 5320 sayılı Yasa'nın
11. Ceza Dairesi         2016/2668 E.  ,  2017/7595 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Vergi usul kanununa muhalefet
    HÜKÜM : Sanık ... hakkında; mahkumiyet
    Sanık ... hakkında; beraat

    1- Sanıklar hakkında 2006 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçundan açılan kamu davasında; her iki sanığında 1999 yılında şirketi beraber kurduklarını ancak kısa bir müddet sonra işler iyi gitmeyince kendisinin şirketten ayrıldığını ve ilgisinin kalmadığını, diğer sanığın devam ettiğini savunmaları,şirketin kuruluş tarihi olan 18.05.1999 tarihi itibariyle sanıklardan ... -5- yıl süreyle şirketi temsil ve ilzama yetkili kılınmış ise de 18.05.2004 tarihi itibariyle yetkisinin son bulduğu, bu tarihten sonra ve suç tarihi itibariyle şirketi temsile yetkili kimsenin bulunmadığının anlaşılması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde tespiti bakımından, dosyada mevcut suça konu faturaları kullanan şirket yetkilileri dinlenerek sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak, kimden aldıkları ve sanıkları tanıyıp tanımadıkları konusunda beyanlarının alınması, sanıkların şirket faaliyetleriyle ilgili beyanname, fatura veya şirkete ait bir belge düzenleyip düzenlemediklerinin araştırılması, gerekirse faturalar üzerindeki yazı ve imzaların sanıkların eli ürünü olup olmadığı konusunda bilirkişi raporu da alınarak sonucuna göre hukuki durumlarının belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ve inceleme ile dosya kapsamına uymayan gerekçe ile sanık ... hakkında beraat, sanık ... hakkında mahkumiyet hükmü kurulması,
    2- Kabule göre de;
    a) 5271 sayılı CMK"nın 225. maddesi uyarınca hükmün konusu duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiil ve failden ibaret olup, iddianamade açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen fiilin dışına çıkılarak açılmayan davadan yargılama yapılıp hüküm kurulmasının mümkün bulunmadığı, 01.09.2009 tarihli iddianame ile 213 sayılı Yasanın 367. maddesine göre dava şartı olan mütalaa ve vergi suçu raporuna uygun olarak sanık ... hakkında da, "2006 takvim yılında sahte fatura düzenlemek" suçundan kamu davası açıldığı, “ muhteviyatı itibariyle sahte ve yanıltıcı belge kullanmak” suçundan açılmış bir dava bulunmadığı gibi birbirinden ayrı ve bağımsız suçlar olan "sahte fatura düzenlemek" ve “sahte fatura kullanmak” suçlarının birbirine dönüşmeyeceği gözetilmeden, iddianame dışına çıkılarak sanık hakkında “ muhteviyatı itibariyle sahte ve yanıltıcı belge kullanmak” suçundan mahkumiyet hükmü kurulması,
    b)Sanık ... hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin sanık ... hakkındaki beraat, sanık ..."nın mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.