MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, Dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Sanık hakkında .... adına senet düzenleyerek kullandığı iddiası ile açılan resmi belgede sahtecilik suçuna ilişkin hüküm kurulmadığı anlaşılmakla, mahallinde zamanaşımı süresi içinde her zaman karar verilmesi mümkün görülmüştür.
A) Dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmüne ilişkin temyiz incelemesinde;
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53/4. maddesi gereğince 53/1. maddesinde gösterilen hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Yasa"nın 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin paragrafın çıkartılması suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B) Resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine ilişkin temyiz incelemesinde;
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sanığın, ... adına düzenlediği kabul edilen senetlerin araştırılarak tespiti ile senetlerin aslının getirtilerek yasal unsurları ihtiva edip etmediklerinin duruşmada incelenip özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması; .... ve ... adına düzenlenen senetler ile yasal unsurları taşıması halinde ... adına düzenlenen senetlerin aynı kişiye aynı anda verilip verilmediğinin araştırılarak belirlenmesi, sonucuna göre;
a) Tüm senetler aynı anda aynı kişiye verilmiş ise, sanığın fiillerinin tümüyle TCK"nın 43/2. maddesi kapsamında zincirleme tek suç oluşturacağı,
b)Tüm senetler farklı tarihlerde aynı kişiye verilmiş ise, sanığın fiillerinin tümüyle TCK"nın 43/1. maddesi kapsamında zincirleme tek suçu oluşturacağı,
Gözetilmeden, tanzim eden olarak gösterilen kişi sayısınca ve kendi içlerinde zincirleme suç oluşturduğu kabul edilerek yazılı şakilde hükümler kurulması,
2 - Kabule göre de;
a) Sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 204/1 ve 43/1. maddesinin tatbiki ile verilen hapis cezalarının, aynı Yasa"nın 62. maddesinin uygulaması ile "2"şer yıl 1"er ay" olarak hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, "1"er yıl 13"er ay" hapis olarak eksik tayin olunması,
b) 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 08.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.